Bir cihan devletinin en uzun yüz yılının son çeyreğine tanıklık etmiş, Balkanların kaybedilişinin acısını yaşamış, Kafkasya sürgünlerinde ve tehcirinde Karadeniz’de boğulan kardeşlerinin çığlıklarından kahrolmuş, II. Meşrutiyet’in ilanına şahit olmuş; cihan devleti Osmanlının paylaşılmasına, esaret bölgelerindeki Müslümanların emperyalist güçler tarafından kardeşlerine karşı kullanılmalarını üzülerek görmüş, Millî Mücadele süresince Anadolu’yu karış karış gezerek mücadele etmiş, savaş meclisinin bir üyesi olarak mecliste bulunmuş ve genç cumhuriyetin doğuşu hikayesinin her anında bulunarak İstiklal Marşı’nı yazmış büyük şairin ölüm yıldönümü. Bütün bu yaşanmışlıklardan sonra da takibe uğramış, gölgesine basan hafiyenin sahiplerinden tedirgin olmuş ve maruz kaldığı uygulamalardan yaşadığı büyük hayal kırıklıkları ve vefasızlık neticesinde gönüllü sürgünlük hayatını tercih ederek Mısırlı dostlarına göç eder, Mısırda ‘ilim ile inziva arasında’ hocalık yaparak hayatının son yıllarını yaşamış abide bir insanın, vefatında dahi vefasızlığa mahkûm edilmiş şairin ölüm yıl dönümü.
Devamı: https://www.dirilispostasi.com/makale/8970927/uzeyir-ilbak/mehmet-akifi-yasatmak-1
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.