Yaz ve buğday hasadı ve dünya, güneş, dağlar imgeleriyle sarı bir kapakla çıkan bu sayıdaki yazılar, klâsik tür sınıflaması ile sunuluyor: Giriş, şiir, deneme, inceleme, hikâye, günlük, piyes.
Müminin havf ve recâ arasındaki duruşunu ele alan Ay Vakti imzalı giriş yazısından şu ifadeleri alıntılıyorum:
“Bugün, bütün alıcılarımızı felce uğratan bir algı bombardımanı altındayız.
İnternet çağında neredeyse bütün ‘operasyonlar’ sosyal medya platformları aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Egemen güç -kapital düzen- kendi meşruluğunu teyit ve geleceğini garanti altına almak için her ‘an’ yeni bir algı operasyonu yapmaktadır.
Kapital düzenin en sık kullandığı argüman ‘korku’dur. Egemen güç, insana ait zaaflar üzerinden algoritmalar geliştiren yapay zekâ aracılığıyla sürekli bir korku yaratma ve yayma düşüncesindedir.”
“Mümin, imkanları mümkün kılan değil, imkansızlıklara da iman edendir. Zira, hiçbir mümin şikâyet etme acizliğine düşemez, düşmemelidir. Şikâyet etmek, kolaycılıktır. Mümin, en zor ‘an’larda fiili dua eden ve gereğini hayr üzere O’na havale edendir.”
Edebiyatın ufku şiirdir, derler. Bu sayı bir şiir zengini dense yeridir. Tam sekiz şiir bekliyor okurunu. Bu sayının söz ustaları Nurettin Durman, Selami Şimşek, Ali Yaşar Bolat, Ferhat Öksüz, Muhammed Korkmaz, Yasemin Kuloğlu, İmran Sadâi, Mehmet Sertpolat.
“ateş yaktık hüzünle dağlara karşı mehtaplı bir gecede
sessizlik ormanında rüzgârın saklanışını görmeliydin
görmeliydin yıldızların ellerindeki beyaz çiçekleri”
(Selami Şimşek, Yüzünde Düğün İçinde Yas’tan)
Devamı. https://www.insaniyet.net/ay-vakti-dergisi-205-sayi-temmuz-agustos-2023-uzerine/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.