BM, "kutsal topraklar"ın bölünmesini kabul ettiği 29 Kasım 1947'nin yıldönümünde, anlamlı biçimde aynı gün Filistinlilerin gönlünü almaya yönelik bir adım attı. Böylece işgallerin, sürgünlerin ve katliamların üstüne Gazze saldırısının dumanları tüterken BM Genel Kurulu'nun büyük çoğunluğunun oylarıyla Filistin yönetimine "gözlemci devlet" statüsünü adeta bahşetti.
Filistin'in Osmanlı sonrası tarihinden itibaren maruz kaldığı acılara bakıldığında uluslar arası sistem denilen hegemonik sistemin bu coğrafyaya ne getirdiği üzerinde fazlaca düşünmeye gerek bırakmıyor. Ortadoğunun modern tarihinde, önemli ölçüde güçlülerin koyduğu kurallar anlamına gelen uluslar arası hukukun ve kurumların Filistin söz konusu olduğunda haklı olmanın her zaman yeterli olmadığının tarihinden ibaret denilse yeridir.
Yazının devamı için: http://yenisafak.com.tr/yazarlar/AkifEmre/filistin-icin-munir-sefik-formulu/35197































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.