• İstanbul 16 °C
  • Ankara 12 °C
  • İzmir 15 °C
  • Konya 10 °C
  • Sakarya 14 °C
  • Şanlıurfa 18 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 12 °C
  • Bolu 10 °C
  • Bursa 14 °C

Akif Emre'den: Kürt sorunu mu, paradigma krizi mi?

Akif Emre'den: Kürt sorunu mu, paradigma krizi mi?
Bugün mecliste yemin töreni (krizi mi demeli) gerçekleştirilecek. Muhtemelen önümüzdeki dönemde Türkiye'deki siyasetin yol haritasını belirleyecek gelişmelerin işaret fişeği niteliğinde 'tavır-alış'lara tanık olacağız.

Mevcut sorunlara dair günlük siyasetin dar çerçevesinden bakarak çözüm üretileceğini sanmak, palyatif tedbirlerle geçiştirilebileceğini düşünmek yersizdir. Özellikle Kürt meselesinin paradigmayı sorgulamadan sistem içine dahil edilmesini önceleyen statükocu çözüm arayışı devlet katında hakim gibi görünüyor.

Bu yaklaşıma göre, Kürtlere kültürel ve kimlik hakları verilirerek etno-seküler paradigmanın ömrünün uzatılması amaçlanmaktadır. Buna göre sistemin temelini oluşturan seküler ulus kimliği üzerine seküler-Kürt kimliği ilave edilerek sorunun çözüleceği varsayılmaktadır.

Buradan bakılınca statükoyu korumaya çalışan seküler temelli etnik anlayışı esas alan paradigmanın seküler Kürt hareketiyle paradigmatik düzeyde bir sorunu olduğu söylenemez. Bu aşamada tanık olduğumuz son durum, paradigmayı krize sokan Kürt hareketinin; sisteme yani Kemalizm'e dahil edilme çabaları ve pazarlıklarıdır ancak.

Bu anlamda Öcalan başta olmak üzere Kürt Kemalistlerinin kendilerine sistem içinde yeniden tanımlanmış bir konum arayışında oldukları söylenebilir. Öcalan'ın "M. Kemal Kürtlerin haklarını verecekti ama şartlar elvermedi" veya "etrafındaki İttihatçı çemberi aşamadı" türünden uzlaşmaya yönelik tarih yorumu başka nasıl açıklanabilir.

Siyasi iradenin kısa vadede meclisteki temsil sorunu, sahada Kürt ayaklanması denemeleriyle meşgulken uzun vadede paradigma krizinin nasıl aşılacağı meselesine kafa yorması beklenir.

Oysa paradigma krizinin sonucu olarak ortaya çıkan başta PKK silahlı örgütlenmesi ve onun siyasal uzantılarını, sorunun bizzat kendisi olarak görmek yapılacak en büyük yanlış olacaktır. Bu nedenle bazı etkili STK'ların hazırladığı raporlar PKK'nın silahsızlandırılması, Kürt siyasetinin demokratikleşmesine enerji harcarken uzun vadede ortaya çıkması muhtemel yeni sorunları yok saymak gibi bir hataya düşüyor. Temel kaygısı Kürt sorununun aktörlerini Kemalizm'e entegre etmek olan seküler Türk elitleri ve siyaset erki paradigmayı tartışma dışında tutmaya çalışıyor. Kürt Kemalistlerinin bu çerçevede paradigmanın temel esprisi ile fazla bir sorunları olmadığı açık...

Tekrar başa dönecek olursak, önümüzdeki dönem siyasal ve toplumsal olarak sancılı günler geçirileceği muhakkak. Bu süreçte ortaya çıkacak en büyük yanlış, bunların birer sonuç olduğunu unutup, paradigmayı adeta kutsayarak, mutlaklaştırarak sorgulama dışı tutmak olacaktır.

Yeni bir paradigmanın oluşması için önce mevcut doğrulardan kuşku duymak, yani sonuçlarıyla yüzleştiğimiz sorunları üreten nedenleri keşfetmekle işe başlamak gerekir.

İslami hassasiyeti olan kesimleri sisteme entegre ederek en büyük muhalefeti yanına çektiğini varsayan "akıl" benzer yöntemle Kürt sorununu da çözebileceğini düşünüyor olabilir. Hem iktidarı hem devlet aklını ve hem toplum vicdanını temsil edenler, paradigma krizini çözmek konusunda bir adım atmadıkları takdirde, krize dair çözüm taktikleriyle zaman kaybedilmiş ve temel soru sadece son kez ertelenmiş olacak. 'Hak ve taviz' ikilemi şeklinde ortaya çıkan durum paradigma krizinin tipik tezahürüdür. Bu ikilemi aşmanın yolu paradigmanın sorgulanmasıdır.

28.06.2011 Yeni Şafak
Bu haber toplam 668 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim