• İstanbul 16 °C
  • Ankara 13 °C
  • İzmir 18 °C
  • Konya 13 °C
  • Sakarya 17 °C
  • Şanlıurfa 20 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 17 °C
  • Bolu 11 °C
  • Bursa 18 °C

Ali Atıf Bir'den:Gazeteler için açık ve yakın tehlike

Ali Atıf Bir'den:Gazeteler için açık ve yakın tehlike
Bugün Özgür Karaçak'ın köşesinde yer alan Twitter reklam özelliğine dikkat edin. Bu uygulama başta gazeteleri vuracak bir uygulama. Neden? Çünkü gazeteler kendi güvenilirliklerini kendi ayaklarına vurarak yok etmek üzere.


Başta reklamverenin gazetelere güveninin kaybolmasına, editoryal açıdan güven duyulmamasına yol açtı. Eeeeee editoryal açıdan saygı duymadığı bir gazeteye reklamveren niye reklam versin?

Bilmem anlatabildim mi? Reklamveren önce parayla ekonomi sayfalarını alıyor. Bunun sonucu olarak ekonomi sayfaları ne idüğü belirsiz markalarla, bülten haberleriyle doluyor sonra da kendi eyleminin sonucu olarak reklamveren gazetelere güvenmiyor. Bu kısır döngüyü kırmak lazım. Firmalar hâlâ Türkiye'de çok masum değil!

Kamu spotu cenneti Türkiye

Türkiye sosyal reklam (kamu spotu) cenneti oldu. Ama bu sosyal reklamların çoğu işe yaramıyor, işe yarayan birkaç tanesi de doğru medya planlaması ile yayınlanmıyor.

Duyduğuma göre Ankara'da bakanlıklarda bir kamu spotu reklam çekim pazarı oluşmuş. 50 bin TL verene kamu spotu yapıyorlarmış. Bakanların kendilerini Başbakan'a göstermek için aktif olmaları tamam da keşke biraz işi bilip doğru reklamları çekseler. Çoğu "mış gibi" yapıyor. Vergileri çarçur ediyor.

(Bu arada aklıma nedense BKM geldi. Bu bir kamu kurulu değil ama BKM'yi yönetenler 13 bankanın parasını çarçur ediyor gibi geliyor bana. BKM'nin yaptığı çoğu reklamın karşılığı yok! Varsa açıklasınlar. Haliyle yapılan reklamların neye yapıldığı, niye para harcandığı biraz şüpheli! Sanki biri zorla BKM'ye para harcatıyormuş gibi! Yanıt bekliyorum.)

Yeni yayına giren sosyal reklam Türk Milli Pediatri Derneği'nin reklamı. Çocuk maması markaları anneleri endişelendirdiği için onlar da çıkıp "Aşırı ek besine gerek yok" diye anneleri uyarıyorlar. Açıkçası çoğu kamu spotuna göre eli yüzü düzgün bir reklam. Kanıt olarak doktor açıklaması yapılmış ama kanıtın sağlaması eksik. Ayrıca mesajı gönderenin dernek olması güvenilirliği artırıyor tabii ki. Reklamın yumuşak karnı burası ama söz konusu derneğin farkındalık derecesi düşük olduğu pack-shot'da da kuruluş yılı amblemden daha önemsendiği için etki oldukça azalıyor. Etkiyi azaltan başka bir etken de oyunculuk seviyesi. Biraz daha özenilseymiş annelerin endişe seviyesi azaltılabilirmiş. Yine de tebrikler! Umarın araştırma da yapılıyordur.

ABC'nin öldürücü hatası

Binnur Kaya ABC reklamlarında. Açıkçası oynadığı rolleri ve kimlikleri düşündüğümde doğru seçim olduğunu düşünüyorum. Ancak reklamdaki mizah deterjan kategorisinin kabul edeceği bir mizah değil. Özellikle Kaya'nın elindeki gömleği fırlattığı sahne beş kusurlu hareketten biri. Hiçbir ev kadını kocasının gömleğine böyle davranmaz. Davranırsa reklamın inandırıcılığı yara alır.

İkinci konu ise "farkı fiyatı" pozisyonunu terk eden ABC'nin "temizliğin" kanıtını sunmaması. Sadece reklam yapıp bu 'temizler' deyince oluyor mu? Olmuyor. Hele de her gün onlarca rakip reklam izleyip deterjan üniversitesinden mezun olan kadın hiç olmuyor. Aman dikkat ABC! Deterjan kategorisi reklam mühendisliği gerektirir, hataya gelmez. Paralar uçar gider. İlk on beş gün satışlarına ve raf hareketlerine dikkat.

Özgür Karaçak'tan özgürce

Markalar ayağını denk alsın!

Twitter'ın reklam çözümlemeleri yavaş da olsa güçlenmeye başladı. Bunlardan en etkili olanlardan biri de "Promoted Tweet" denen reklam şekli. Markanın yazdığı mesaj tweetinin herkes tarafından en üstte görüntülenmesini sağlayan metot bu. Düşünsenize markanızın hedef kitlesinde yer alan Twitter kullanıcılarının tümü bu mesajı okuyor.

Peki bu reklam aracını size çok kızan bir müşteriniz kullansa ne yaparsınız? Yok canım böyle şey olmaz diyenleriniz varsa yanıldığınızı şimdiden söyleyeyim.

Geçtiğimiz günlerde British Airways bu durumu tecrübe eden ilk marka oldu. Hasan Seyd isimli bir yolcu, müşteri hizmetlerine olan kızgınlığını promoted tweet satın alarak insanlara duyurdu. "British Airways ile uçmayın, müşteri hizmetleri korkunç" yazdığı mesaj milyonlarca insan tarafından görüntülendi. JetBlue Airways'in CEO'su Marty St.George ise konuyu yeni ve tehlikeli olabilecek bir trend olarak değerlendirdi.

Artık kızgın müşterilerinize daha dikkatli yaklaşmanız gerekecek gibi görünüyor. Bir taraftan da marka olarak uğrayabileceğiniz haksızlıklara karşı iletişim planlarınızı hazırlamakta fayda var. Peki böyle bir şeyi rakip markaların yapmasına ne engel olacak? Cevap, kimsenin hiçbir fikri yok. Sonuçta dijital reklam kullanımlarının bazı etik kurallara bağlanması şart olmaya başladı.
Çünkü bu iş Türkiye'de fark edilirse olabilecekleri yalnızca Allah bilir.
Bu haber toplam 432 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim