ANKASAM Başkanı Erol: Türkiye dünyada yaşanan krizlerden kazançlı çıkacak”

Türkiye Yazarlar Birliği Ankara Şubesi tarafından 7 Aralık 2019 tarihinde düzenlenen toplantıda Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari İlimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi ve Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol “Küresel Sistemde Yaşanan Krizler ve Türkiye” konulu konferans verdi.

 Dünya dış politikasında kaygan zeminde kaypak ilişkiler yaşandığını ifade eden Prof. Dr. Erol, dünyadaki yaşanan durumun tek kelimeyle büyük bir kriz olduğunu, bu krizin tehditler ve risklerle birlikte fırsatlar da içerdiğini belirterek, Türkiye’nin çok kutuplu denge politikalarını destekleyerek krizi kazanım ve fırsata çevirme mücadelesi verdiğini anlattı.

Dünya kıyamet savaşına doğru..

ABD’nin iki dünya savaşı arasında krizlerden beslenerek kaos imparatorluğu oluşturduğunu, bu kaos imparatorluğunu sürdürmek için küresel krizleri beslemeye ve krizlerden beslenmeye devam ettiğini belirten Prof. Dr. Erol, “Dünyada kriz içinde kriz yaşanıyor. Dünya daha kaotik hale geldi.  Kıyamet savaşına doğru gidiyoruz. Bu büyük bir paylaşım savaşadır. Nükleer bir tehdit var. İlk nükleer silahı kullanan ülkenin Rusya olacağını düşünüyorum.” dedi.

Kendi içinde liderlik yarışı süren AB, ABD’ye karşı

ABD’nin korumacı politikalar uyguladığını, bu politikalarıyla AB ülkelerinden ayrıştığını belirten Prof. Dr. Erol , “ABD liberal ekonominin temsilcisi ve sözcüsü olamaz. Artık liberal ekonominin lideri AB’dir. ABD  Batı içinde kendini başkaldıran güçlere kontrol etmek için politikalar geliştirmektedir. Hem ABD hem NATO olarak Avrupa’nın belli bölgelerini silahlandırması bu amaçladır.  İngiltere’nin AB’den kopması da bu liderlik yarışının bir sonucudur.  Çok kutuplu dünyada olduğu gibi çok kutuplu AB içinde de liderlik yarışı var” şeklinde konuştu.

ABD’de çöküş ve dağılma paniği

ABD’nin soğuk savaş döneminde rakiplerini yendiğini belirten Prof. Dr. Mehmet  Seyfettin Erol, “ABD soğuk savaş döneminde karşı kutubu yendi ama bunun maliyeti çok büyük oldu.  Yeni gelişmelere de çok hazırlıksız yakalandı. Bu süreçte Avrasya Birliği Eylem Planı imzası atıldı. Türkiye  yeni bir aktör olarak çok kutuplu denge politikasını devreye soktu. Rusya-İran-Türkiye ilişkileri güçlendi. Çin ile Rusya sınır sorunlarını çözdü ve Şangay Birliği’ni oluşturdular.  11 Eylül saldırısı ile yeniden küresel güç olma denemesi yapan ancak başaramayan ABD çöküşe geçti. Batı’da liderliği tartışılmaya başladı. Dünyada antiamerikancılık  büyüdü, kendi içinde de krizler oluşmaya, ekonomik maliyetler yükselmeye başladı.  ABD kendi politikaları yerine büyük İsrail politikalarını uygulamaya devam ederse sıkıntıları sürecek. İngiltere yeniden liderlik peşinde. Bu gelişmeler ABD’nin tasfiyesini gündeme getirebilir. Bunun için  ABD NATO’yu dağıtırsam sizi kim koruyacak, tehdidinde bulunuyor. BM’yi hedef alıyor. Uluslararası kurumlara saldırıyor. ” şeklinde yorumladı.

ABD-Çin arasında maç devam ediyor

ABD’nin  küresel krizi derinleştirdiğini anlatan Prof. Dr. Erol, şunları söyledi: “ABD’nin en temel sorunu ekonomidir.  Bunun temel nedeni de Çin’dir.  ABD ile Çin ekonomik olarak soğuk savaş yaşıyor. Maçın galibi belli değil. Çünkü maç devam ediyor. ABD bu maçı kaybederse kendi içini durduramaz. Dağılma süreci başlar. Bunun için ısrarla Çin ve İran’ı ekonomik krize zorluyor.”

Çin’den İngiltere’ye uzanan İpek Yolu/Kuşak Yol projesinden büyük bir rahatsızlık duyan ABD’nin yeni politikalar hayata geçireceğinin altına çizen Pro. Dr. Erol, “ABD kuşak yol projesi güzergahında istikrarsızlıklar oluşturma peşinde olacaktır. Çok kutupluluğu zorunlu olarak kabullenen ABD yeni bir soğuk savaş dönemi başlatmak istiyor. Bu soğuk savaşta yeni rakibi olarak da Çin’i görüyor.” dedi.

Türkiye, denge politikalarıyla kazanım peşinde..

Küresel kriz ortamını fırsata çevirmek isteyen Türkiye’nin uluslararası ilişkilerini de yorumlayan Prof. Dr. Erol, “Türkiye dış politikada yeni manevralar deniyor. Bazı alanlarda zaman kazanmak istiyor. Bazı alanlarda ani hamleler yapıyor.  Tek taraflı bağımlılık ilişkilerini son veren Türkiye,  denge politikaları yürütüyor. ABD ve AB ile yoğun tartışmalar yapıyor ancak ilişkileri bitirmiyor. Rusya ve İran ile ilişkilerini çıkar dengesi zemininde güçlendiriyor. Çin ile yepyeni ilişkiler kuruyor. Türkiye, akıllı ve pragmatik bir dış politika izliyor.  Uyguladığı  dengeye dayalı  çok kutuplu dış politikayla yeniden dünya gücü olma yolunda ciddi adımlar atıyor. Savunma sistemlerini güçlendiriyor. Türkiye üçüncü bir güç merkezi oluşturmaya çalışmaktadır.  Bu dünyanın da lehine bir durumdur.” dedi.

Türkiye’nin Katar’la güvene dayanan sağlam ilkeler üzerinde işbirliği yürüttüğünü, Libya ile anlaşma yaparak Akdeniz’de bütün oyunları bozduğunu anlatan, Prof. Dr. Erol, Türkiye’nin dünyada yaşanan krizlerden kazançla çıkacağını sözlerine ekledi.

  Program Şube Başkanı Mehmet Sait Uluçay’ın ANKASAM Başkanı Erol’a TYB yayınlarını takdimi ve toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.