• İstanbul 15 °C
  • Ankara 8 °C
  • İzmir 16 °C
  • Konya 9 °C
  • Sakarya 14 °C
  • Şanlıurfa 17 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 11 °C
  • Bolu 9 °C
  • Bursa 12 °C

Ardan Zentürk'ten: İran katliama katıldı!..

Ardan Zentürk'ten: İran katliama katıldı!..
BEYRUT, LÜBNAN Biz hiç, parçalanmış kardeşinin ceset görüntülerini cep telefonunda taşıyan genç bir adamla karşılaştınız mı? Karşılaşmayın, ben karşılaştım.

Çünkü, Lübnan, ülkede siyasi ve askeri ağırlığa sahip İran yanlısı Hizbullah nedeniyle topraklarını katliamdan kaçan insanlara açamıyor, çadır kentler kuramıyor, kaçabilenler ise ancak Sünni nüfusun yaşadığı bölgelerde can güvenliğini bulabiliyorlar.

“İdlib’ten askerlere rüşvet vererek çıkabildik, etrafı kuşatılmıştı. Sınırı normal yoldan değil, çok tehlikeli bir yerden geçtik, çünkü Hizbullah ele geçirdiği Suriyelileri hemen geri veriyor ve o insanlar da öldürülüyor...”

Bu sözlerin sahibi bir süre duruyor, düşünüyor ve anlatmaya devam ediyor: “8 bin Sünni’nin yaşadığı Kurin kasabasını bastılar. Askerler değil. Askerlerin korumasındaki eli silahlı, yüzleri maskeli siviller. 10 yaşın üstündeki herkesi öldürdüler. Kurin’den geriye hiçbir şey kalmadı. Aynı katliam ekibi İdlib’te, evleri yıkıldığı için sokakta kalmak zorunda olan insanları kurşun kullanmadan kestiler...”

Lübnan’ın sınırdaki Arsal kenti, Suriyeli kaçakların ilk durağı, yaralılar da buraya ulaşıyorlar. Kent Sünni nüfusa sahip ama hastanesinde bir ameliyathane bile yok. Yaralıları ameliyat olabilecekleri bir hastaneye taşıyabilmek için Hizbullah kontrolündeki bölgeden geçirmek gerek, imkansız...

İran ateşle oynuyor...

Soruyorum... “Kim bunlar, aralarında Suriyeli olmayanlar var mı?”

Cevabı çok net...”İran’dan geldiler. Lübnan’dan Hizbullah’tan geldiler... Suriyeli Beşar yanlılarıyla birleştiler... Asıl katliamı bunlar yapıyor...”

Anlatılanlar “korkunç oyunun” ipuçlarını veriyor...

İran, Beşar el-Esed’e yalnız siyasi ve askeri destek vermiyor, Lübnan üzerinden gönderdiği savaşçılar ile “katliama” da ortak oluyor!.. Görgü tanıklarının söyledikleri bu...

İbretlik katliam...

Ayaklanma bölgelerinde yaşanılan katliamın tek amacı var: Yönetim, ülke nüfusunun yüzde 75’ini oluşturan Sünni’lerin tamamını öldüreceğini tabii ki hesap etmiyor. Politikanın temelinde Sünniler’e ibretlik görüntü çıkarmak ve çoğunluğun toplu isyanının önünü kesmek...

Bu nedenle, komşu topraklardan vahşet öyküleri duyuyoruz.

Lübnan topun ağzında...

İran’ın ana stratejisi aslında İsrail ile süren bilek güreşine dayanıyor. Lübnan-İsrail sınırındakiHizbullah’ın askeri varlığı İran için vazgeçilmez bir köprübaşı... Muhtemel bir sıcak hesaplaşmada Hizbullah’ın İsrail’e dönük saldırıları da Tahran’ın cephe stratejisinin ana noktasını oluşturuyor. Beşar el-Esed’in tarih sahnesinden çekilmesi, Hizbullah’ın yaşam damarının kesilmesi anlamına geliyor. Bu tür bir gelişmenin Lübnan’a taşıyacağı acı gerçek ise, bir kez daha bu ülkenin dini grupları arasında yaşanabilecek silahlı hesaplaşma oluyor...

Suriye’ye Hatay’dan bakmakla Bekaa’dan bakmak arasında ciddi fark var. Bekaa’dan baktığınızda ufukta sadece kanlı bir savaşın ateşini görüyorsunuz...

Türkiye-İran: Ufukta ne var?..

Kabul edelim: Su yüzüne tam olarak çıkmamış ve şu an için bizi güçlü şekilde etkilemiyor olsa da, Suriye zemininde İran ile bilek güreşi riskiyle karşı karşıyayız. Müslüman dünyasının iki köklü geleneklere sahip, Arap

olmayan güçlü devleti Suriye’de karşıt cephelerde yerleşmiş durumdalar. İran’ın “mezhep zeminli” stratejisini dış politikasının bu ölçüde merkezi yapması, kabul edelim, hepimiz için ciddi tehlike doğuruyor.
26.03.2012 Star
Bu haber toplam 656 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim