• İstanbul 19 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 23 °C
  • Konya 20 °C
  • Sakarya 18 °C
  • Şanlıurfa 28 °C
  • Trabzon 19 °C
  • Gaziantep 26 °C
  • Bolu 14 °C
  • Bursa 19 °C

Aşık Çepni (Yusuf Mısıroğlu) portresi

Fahri TUNA

yusufmisirogluAşık Çepni / Yusuf Mısırlıoğlu

Temel’in Şair Olanı

Kestirmeden bir soru: Aşık Veysel Sivas Şarkışla’da değil de Trabzon Beşikdüzü’nde doğsaydı adı ne olurdu? Söyleyelim: Aşık Çepni olurdu.

Hayatın beşiğinde bir o yana bir bu yana sallanırken, haylaz bir çocuk misali bazen kendi beşiğini sallayan Aşık Çepni, nam-ı diğer Yusuf Mısırlıoğlu, 1943 yılında Beşikdüzü Akkese köyünde doğmuş. Okullar, Zonguldak, İstanbul derken felek kendisini Adapazarı’na atmış, “beşiğin bile düzünü” seven Çepni, “Akova”yı görünce “demir atıp” yerleşmiş.

Vefalı adamdır Aşık Çepni 67 yaşındadır ama hâlâ 18 yaşın kıvraklığı, neşesi, hareketliliği, fıkır fıkırlığı üzerindedir bir, hâlâ yılın en az 4 ayını Beşikdüzü’nde geçirir iki, memleket ziyaretlerini “Trabzon umresi” bilip, ziyaretçilerine hamsili pilav ve fındık ikram eder, üç...

Kızım daha ilkokul öğrencisiyken “baba benin Trabzon’a götür” demiş, nedenini de “Temelle tanışmak istiyorum” şeklinde açıklamış, “baba, Temel çok mu zengin sahi, durmadan dünyayı dolaşıyor?” diye sormuştu. Gel zaman git zaman kızımı Trabzon’a götüremedim ama sorunu “onu Aşık Çepni’yle tanıştırarak” çözmeyi yeğledim.

Günde 5 öğün üç kişilik yemek yiyip de, 67 yaşında 47 kiloyu aşamaması, hayatın ona yaptığı bir “temel şakası” olsa gerektir.

Yusuf ağbi neredeyse orada “neşe” vardır, “fıkra” vardır, “umut” vardır; orada sorunlar “küçülür”, çözümler “kolaylaşır”, mutlu son davul zurna ile “gelir.”

Her sohbeti ya başından geçmiş, ya bir yakınından dinlediği onlarca fıkra ile süslüdür; öylesine saf, öylesine nüktedan, öylesine sıcak, öylesine mert, öylesine cömert biridir Aşık Çepni. “Bigün Fadime Bizim Temel’e dedi ki..” diye başlayan bir cümle mutlaka onundur, en çok ona yakışır, devamını da en çok o güzelleştirir. 67 yıldır anlattığı “enfes fıkraları” şiirleştirerek “katmerli güzellik” katmış adamdır hayatımıza.

Nükte, hikmet, hayat dolu adam.

Ohri meydanında eşini kaybettiğinde “acaba burada Türkçe yayın yapan gazete var mıdır” diye sormuş, “ne yapacaksın?” dendiğinde “ilan vereceğim: Karımı kaybettim, yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur” şeklinde” diye cevaplamış, sonra da “eyvah, karımı buldum” esprisini yapmış adamdır o.

“Temel bir gün uçak mühendisi olmuş...” deseniz, devamı onun hayatıdır işte.

Uçak mühendisidir ama hayatı atölyesinde vagon üretmekle geçmektedir.

Hem fıkra fabrikatörüdür, hem vagon.

Ablasının ineğini yaylaya götürürken kaybedecek kadar “dalgın”, şahit olduğu bir trafik kazasında, suçlusunun sigortası olmadığını görünce suçu üstlenecek kadar “cömert”, Kızılderili filmlerinde ağlayacak kadar “duygusal” bir kahramanımızdır o. Para çoklarını çirkinleştirmiş, zenginlik çoklarını fakirleştirmiştir. Yusuf Mısırlıoğlu, paranın gönül ve ikram zenginliğini bozamadığı adam gibi adamlardandır.

Kolay söyleyen, kolay yazan, kolay yaşayan, kolay adamdır.

Aşık Çepni, Aşık Veysel’in Nasrettin Hoca olanıdır.

 irmaktoplantisi

Bu yazı toplam 2726 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim