• İstanbul 19 °C
  • Ankara 16 °C
  • İzmir 21 °C
  • Konya 17 °C
  • Sakarya 22 °C
  • Şanlıurfa 17 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 16 °C
  • Bolu 17 °C
  • Bursa 23 °C

Ahmet Tâlib Çelen:“Trajik Başarı-Türk Dil Reformu” Üzerine Notlar (10)

Ahmet Tâlib Çelen:“Trajik Başarı-Türk Dil Reformu” Üzerine Notlar (10)
Geoffrey Lewis’in “Trajik Başarı-Türk Dil Reformu” eserinden notlara devâm ediyoruz. (Tercüme eden: Mehmet Fatih Uslu, Gelenek Yayınları, İstanbul, 2004)

4.1936’ya Kadar Atatürk ve Dil Reformu

*Her şeyin ötesinde, Atatürk halkın yüzünü Batı’ya çevirmek istiyordu. Arapça ve Farsça unsurların dile hâkim olması karşısında kızgındı ve yerel kaynakların akıllıca kullanılmasıyla yabancı sözcüklerin lüzumsuz hale geleceğine inanıyordu. (s. 59)

 

*Ağustos 1923 gibi erken bir tarihte, yazar Tunalı Hilmi tarafından Büyük Millet Meclisi’ne yeni bir kanun, Türkçe Kanunu için bir öneri sunuldu. Bu kanun Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir Türk Dili Komisyonu kurulmasını öngörüyordu.

Teknik terimler Türkçeleştirilecek; okul kitapları, resmi belgeler ve yeni kanunlar Türkçe’nin kuralları doğrultusunda hazırlanacak ve hiçbir gazetenin ya da derginin bu kuralları çiğnemesine izin verilmeyecekti. Meclis’in ve meclis dışındakilerin fikri yönelimi henüz böyle bir kanuna hazır değildi ve öneri kabul edilmedi. (İmer 1967: 87) (s. 60)

 

*Moralleri yükseltmek, halkın kendisini büyük bir geçmişe ve büyük bir yazgıya sahip bir ulus olarak görmesini sağlamak acil ihtiyaç haline gelmişti. (…) Bu amaç doğrultusunda ülkenin okullarında öğretilen tarih, eski çağlarda yaşamış tüm ünlü halkların ya kendilerinin bizzat Türk olduğunu ya da Türkler tarafından uygarlaştırıldığını bir hakikat olarak görmek üzerine bina edildi.

Aynı halet-i ruhiyeyle Türk dilinin kenarda köşede kalmış bir dil olmadığı aksine dünyanın bütün büyük dilleriyle bağlantıları olduğunu göstermenin cazip olduğu düşünüldü.

Gördüğümüz gibi, Atatürk’ün ilk meselesi Arabî-Farisî alfabeden Latin alfabesine geçmekti. Daha 3 Şubat 1928’de cuma günleri camilerde yapılan vaazların Türkçe yapılması emredilmişti.4.1936’ya Kadar Atatürk ve Dil Reformu

*Her şeyin ötesinde, Atatürk halkın yüzünü Batı’ya çevirmek istiyordu. Arapça ve Farsça unsurların dile hâkim olması karşısında kızgındı ve yerel kaynakların akıllıca kullanılmasıyla yabancı sözcüklerin lüzumsuz hale geleceğine inanıyordu. (s. 59)

 

*Ağustos 1923 gibi erken bir tarihte, yazar Tunalı Hilmi tarafından Büyük Millet Meclisi’ne yeni bir kanun, Türkçe Kanunu için bir öneri sunuldu. Bu kanun Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir Türk Dili Komisyonu kurulmasını öngörüyordu.

Teknik terimler Türkçeleştirilecek; okul kitapları, resmi belgeler ve yeni kanunlar Türkçe’nin kuralları doğrultusunda hazırlanacak ve hiçbir gazetenin ya da derginin bu kuralları çiğnemesine izin verilmeyecekti. Meclis’in ve meclis dışındakilerin fikri yönelimi henüz böyle bir kanuna hazır değildi ve öneri kabul edilmedi. (İmer 1967: 87) (s. 60)

 

*Moralleri yükseltmek, halkın kendisini büyük bir geçmişe ve büyük bir yazgıya sahip bir ulus olarak görmesini sağlamak acil ihtiyaç haline gelmişti. (…) Bu amaç doğrultusunda ülkenin okullarında öğretilen tarih, eski çağlarda yaşamış tüm ünlü halkların ya kendilerinin bizzat Türk olduğunu ya da Türkler tarafından uygarlaştırıldığını bir hakikat olarak görmek üzerine bina edildi.

Aynı halet-i ruhiyeyle Türk dilinin kenarda köşede kalmış bir dil olmadığı aksine dünyanın bütün büyük dilleriyle bağlantıları olduğunu göstermenin cazip olduğu düşünüldü.

Gördüğümüz gibi, Atatürk’ün ilk meselesi Arabî-Farisî alfabeden Latin alfabesine geçmekti. Daha 3 Şubat 1928’de cuma günleri camilerde yapılan vaazların Türkçe yapılması emredilmişti.

Yazının devamı için:https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ahmet-talib-celen/trajik-basari-turk-dil-reformu-uzerine-notlar-10-50788.html?page=6

Bu haber toplam 33 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim