• İstanbul 15 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 18 °C
  • Konya 11 °C
  • Sakarya 17 °C
  • Şanlıurfa 21 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 14 °C
  • Bolu 10 °C
  • Bursa 16 °C

Bir Yâdigâr Koleksiyonu Olarak Defter-i Meşâhîrler

Bir Yâdigâr Koleksiyonu Olarak Defter-i Meşâhîrler

Rahmetli Ahmed Yüksel Özemre, 2006 yılında tıpkıbasımıyla birlikte kitap olarak yayımlanan Âsaf Hâlet Çelebi’nin defter-i meşâhîrini “yeni bir edebiyât türünün ilki” olarak selamlıyor ve benzeri yayınların artmasını niyâz ediyordu. Nitekim sonraki yıllarda benzer nitelikteki eserlerin sayısı yavaş yavaş arttı, başka örnekleri de ortaya çıktı.

Defter-i meşâhîr, bir nevî meşhurlar albümü ve hatıralar mecmuasıdır. Bu topraklardaki ilk örneklerine göz attığımızda, 20. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren özellikle okur-yazar çevreler arasında yaygınlık kazanan bir moda hâline geldiği görülür. Yine aynı yıllarda şeref defterleri de yaygınlaşmaya başlamıştır. Ayırması biraz zor olsa da defter-i meşâhîr; şeref defteri (veya ziyaretçi defteri) ile (yaşı yerinde olanların hatırlayacağı) okul anı defterlerinden birkaç noktada farklılaşır. Üçünün de ortak noktası fiziksel olarak nitelikli kâğıt ve cilde sahip olması, bir de bu defterlere yakışan kalemlerin yanında eşlik etmesidir. Farklarına gelince; evvelâ okul anı defterlerinin imza sahipleri, defter sahibinin sınıf ve okul arkadaşları ile sınırlıdır. Hâl böyle olunca defterin muhtevası bakımından beklentiye girmek hata olur. Buna karşılık şeref defterleri, ekâbir tarafından doldurulur. Yalnız defter-i meşâhîrlerden farklı olarak bir kuruma aittirler ve içeriği de genellikle o kuruma dair izlenimleri yansıtır.

Bizde defter-i meşâhîr modasının Avrupa’dan sirâyet ettiğini söyleyebiliriz; zira birkaç istisna hariç, 1900’lerden öncesine ait bir defter örneği elimizde bulunmuyor. Avrupa’da ise ilk örnekleri 16. yüzyıla kadar gider. Genellikle “album amicorum” yani “dostluk kitabı” ismiyle anılan bu defterler başlangıçta öğrenci ve akademisyenler tarafından (biraz da atılan imzaların kendileri için birer referans olması niyetiyle) meydana getirilirken, zaman içinde hem burjuva ve aristokratlar hem sanat çevreleri ve hem de geniş halk kesimlerinin ilgisini uyandırıp yaygınlaşmıştır. Avrupa’nın belli başlı kütüphanelerinde bu albümlerin derlenerek koleksiyon hâline getirildiğini görebiliyoruz. Hatta sırf bu albümler üzerine dijital bir veri tabanı bile mevcuttur.

Devamı: https://edebifikir.com/kitap/bir-yadigar-koleksiyonu-olarak-defter-i-mesahirler.html

Bu haber toplam 363 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim