Bu bölge, III. yüzyıldan itibaren çeşitli Türk devletlerinin hâkimiyet sahası içine girmeye başlamıştır (Türkoğlu, 2022, 134). VII. yüzyıldan itibaren İdil-Ural bölgesinde varlığından söz ettirmeye başlayan Bulgar Türkleri İslamiyet’i kabul etmişlerdir. Hazarlara, Ruslara ve Moğollara karşı büyük mücadeleler veren İdil Bulgar Devleti, 1361’de Altınorda saldırısı sonrası yıkılmıştır. Bu olaydan sonra kuzeye doğru ilerleyen İdil Bulgarları, Kazan şehrini kurmuşlardır (Yılmaz, 2014, 443-444). Bu şehir günümüzdeki Kazan’ın 45 km. yukarısında yer alıyordu ve daha sonra şehir bugünkü yerine taşınmıştır. 1438 yılında burada Kazan Hanlığı kurulmuştur. Kazan bu tarihten itibaren önemli bir ticaret merkezi olmuş ve kısa sürede şehir cami, saray, medrese gibi çeşitli eserlerle donatılmıştır. Kazan 1487-1530 yılları arasında Ruslar tarafından birkaç defa işgal edilmiştir (Türkoğlu, 2022, 134). 1521’de Kazan’ın Osmanlı’ya bağlı Kırım Hanlığı tarafından ele geçirilmesiyle Osmanlı’ya tabi olmuştur. Fakat 1552’de Kazan’a saldıran ve burada büyük bir katliam yapan Rus Çarı IV. Korkunç İvan, Kazan Hanlığı’na son vermiştir (Yılmaz, 2014, 443-444). Ruslar şehri ve Müslümanları Hristiyanlaştırmak için yoğun bir çaba içerisine girmiştir.
Devamı: https://www.insaniyet.net/dogunun-payitahti-kazanin-tarihi-camileri/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.