• İstanbul 24 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 24 °C
  • Konya 20 °C
  • Sakarya 20 °C
  • Şanlıurfa 24 °C
  • Trabzon 23 °C
  • Gaziantep 22 °C
  • Bolu 16 °C
  • Bursa 23 °C

Dr. Mehmet Sılay: ENDÜLÜS

Dr. Mehmet Sılay: ENDÜLÜS
İber yarımadasında İslam eğemenliği 8 asır, Müslümanların varlığı ise 10 asır devam etmiştir.

Kral Vitizanın ölümünden sonra İspanyayı zorla yönetmeye başlayan Vizigot Komutan RODRİGO, yerli Hispano Romen halk üzerinde ağır baskılarla tek otorite oldu.

Romada İmparator tanrılaştırılmıştır. Ortodokslarda Milattan Sonra 381 yılında Konsil toplandı ve Hz. İsa efendimizi Tanrı-Tanrının oğlu ilan etti. İspanya yerlileri Hispano Romenler Vatikanın yoğun propagandasıyla Katolik olmuşlardı. Romanın asillerinin inandığı Mitra dininde olan Vizigotlar 586 yılında siyaseten Katolik oldular. Yönetimde kalmayı sürdürebilmek için haşa Hz. İsa’nın tanrılığını siyaseten kabul ederler.

Kral Vitizanın çocukları, Bir Konsil kararıyla köle sınıfına düşürülen ülkenin en zenginleri olan Yahudiler ve Ağır vergilerle fakir duruma düşürülen yerli halk, Pirene dağlarının güneyi Afrika sayılır diyen Fransa, ilgilenmeyince, Kuzey Afrika valisi Musa bin Nusayrden yardım istediler. Tarık Bin Ziyad komutasında bir ordu Cibraltar sahillerine gemileri yakarak çıkıyor. Vadi Leke savaşıyla Rodrigo’yu mağlup ediyor ve adada huzur dolu yılları başlıyor. 

 

711 den 1492’ye kadar devlet veya egemen beylik olarak, 1610 yılına kadar da Müslüman ve Morisko olarak varlıklarını sürdürdüler.

Endülüs tarihinde kısa bir ufuk turu yapalım:

1492 de Endülüsün son Müslüman Beyliği olan GRANADA, Birleşik Krallık ordusuyla gelen Fernando-İzabel kuvvetleriyle yaptığı yazılı anlaşmayla Katoliklere teslim edildi. Fakat Fernando anlaşmaya uymadı.1550 yılında engizisyonlara isyana kalkan Valensiyada 350 bin Müslüman kraliyet ordusu tarafından katledildi.

1550 ile 1610 yıllar arası Endülüste İŞKENCE DÖNEMİ’dir.

Müslüman, Yahudi, Ortodoks ve Cipsiler-Çingeneler işkenceden geçirildiler. Hatta günah çıkartmada papazın teklif ve telkinine uymayanlar içine şeytan girmiş diyerek Engizisyon mahkemesine verildiler. İkinci Filip döneminde Müslüman ve Müslüman kökenli Moriskoların tamamı da Endülüsten çıkarılma kararıyla dağıtıldılar. Bu yıllar içinde Cezair Beylerbeyi Barbaros Hayreddin Paşa, Müslüman, Morisko ve Yahudileri tercihleri üzere Kuzey Afrikaya ve İstanbula taşıdı. Yani 1610 yılında, tam sekiz asırlık İslam eğemenliğinden sonra bir tek Allahın kulu, “Ben Elhamdulillah Müslümanım” diyen bir tek insan İspanyada kalmadı.

756 yılında Abbasiler, Emevi Devletini bir darbeyle devirdi ve Emevi sülalesini kılıçtan geçirdiler. Yegane bu öfkeden kurtulabilen ise annesi Mağrib-i aksalı-Faslı olan Abdurrahman bin Muaviye kaçarak kurtulmayı başardı. Öce Kuzey Afrikaya oradan da İspanya’ya geçti. Müslümanlardan büyük bir saygı ve itaat gördü. Kabileler ona biat ettiler. Genç Abdurahmanın otoritesi tanındı. Abdurahman bin Muaviye, gençliğine rağmen İyi yetişmiş bir devlet adamı profili çizdi. 756 yılında Devleti teşkilatlandırdı. Kendisini Halife ilan eden Birinci Abdurahman, Endülüs Emevi Devletini  kurdu. İslam aleminde biri Başkent Bağdatta diğeri de Tuleytulada olan iki Hilafet makamı ortaya çıktı. 

Kurulan Endülüs İslam Medeniyeti, başta Hukuk, Tıp ve teknikte insanlık tarihinin en parlak dönemlerinden bir yaşandı. Ancak 1031 Muluk-u Tavaif veya Tavaiful Muluk döneminde halkı Müslüman olduğu halde, birbirine rakip olan 25 beylik ortaya çıktı. Beylikler dönemi Endülüs Medeniyeti için sonun başlangıcıdır. Beylikler, Vatikanın önderliğinde hazırlanan rekonkista programıyla asırlara yayılarak teker teker ele geçirildi.

Endülüs İslam Medeniyetinin ilk başkenti Toledo-Tuleytula 1085 yılında düştü. Bundan sonra Endülüsün siyasi başkenti Sevilla-İşbiliyye oldu. Sevilla da düşünce merkez Kurtuba oldu. Kurtuba bir milyon nüfuslu bir ilim ve kültür başkenti oldu. 758 yılnda inşasına başlanan Kurtuba Camii, Kurtubanın düştüğü 1236 yılında katedrale dönüştürülünceye kadar dünyanın en büyük üç camisinden biri olmayı sürdürdü.

Endülüs Müslümanları asırlarca kılıçtan geçirildiler, meydanlarda yakıldılar, işkence gördüler ve ömür boyu hapsedilenler çok acı çektiler. Nihayet 1609 ‘da başlayan İkinci Filip döneminde İber yarımadasında yaşayan bütün Müslümanlar, hatta vaftizden geçirilen Moriskolar dahi İber yarımadasından sürüldüler. Kuzey Afrikaya sürülen Endülüs Müslümanlarının hiçbir şeyleri yoktur. Buldukları veya bir şekilde sahip oldukları en küçük ve kıymetsiz eşyalara sıkı sarılırlar. Türkçedeki “Mal bulmuş Mağribi gibi...” vurgusu bizlere Endülüs hatırasıdır. Mağrib batı demektir. Mağribi de Faslı anlamını taşır.

Bağnaz Katolik yönetimler Endülüste İslam ve Müslümanlara ait kubbeli minareli ne kadar cami, kütüphane, medrese ve hamam varsa hemen hepsi yıkıldı. Bazı kentlerde eski Müslüman mezarlığı şimdi otopark olarak kullanılıyor. Granadada olduğu gibi Müslüman mezar taşlarından istinat duvarları örülmüş. Çoğu da kırılıp tahrip edilmiş.

Bugün 44 miyon nüfuslu İspanyanın %80’i kiliseye küskün Katolik, %12’si ateist ve %5’i de Müslüman. İspanyadaki İslami gelişmenin büyük kısmında göçmenler var. Önce Kuzey Afrikadan iş gücü olarak gelenleri sayabiliriz. Sonra da Avrupa Birliğine katılan Balkan ülkelerinden Bulgaristan, Romanya ve Yunanistan hatta Almanyadan gelenlerle çoğalmışlar. İkincisi de yerli uyanışlarla başlayan İslami gelişme ve nüfus patlaması. AB’ye girdikten sonra açılan kilise sicillerinde dedeleri veya büyük dedesinin adının Ali, Ahmet, Abdurrahman, Hasan olduğunu gören İspanyollardan birçoğu “Demek engizisyon bizim ailemizi de vurmuş, demek benim dedelerim Endülüs Müslümanlarındanmış!”diyerek İslamı kaynağından öğrenmeye başlıyorlar. Her Cuma günü Granadanın El Bayzın tepesindeki Abdulkadir Essufi camiinde karı-koca veya münferit Hispano-romenlerin veya Vizigot kökenli Katoliğin İslamla şereflenmesine şahit oluyoruz.

Madrit bugün Parlamenter monarşiyle yönetilen İspanyanın başkentidir. Ancak Madrit kelimesinin aslı Arapçadır. Cera kökünden Mecrid. Su kaynağı, su yolu. Mecra, macera, cerahat ve bugün Anadolu kırsalında kullanılan su testisi Cara-Cere aynı kökten türeyen kelimelerdir. Meriti: Madritli Müslüman ilim adamlarındandır. Belki tarihi tespit olarak Madrit Müslümanların en az zaman kaldıkları bir şehir iken bugün İspanyada en Çok Müslümanın yaşadığı bir kenttir. İki adet Minarel-kubbeli camisi ve İslam Kültür merkezi vardır. Sufizme ilgi duyanlar arasında İslamla şereflenenlerin sayısı daha fazla. Bugün Batıda düşen en son İslam şehri Granadada dört cami Müslümanların hizmetindedir.

General Franko bağnaz bir Katolik idi. Stalin , Hitler ve Musolinin arkadaşlarındandır. Ancak 1980 yılında ülkede İslam din olarak tanındı. Franko döneminde 1935 yılında ülkede çıkan iç isyanla İspanyollar birbirlerine girdiler ve tam Birbuçuk milyon insan öldürüldü. Sanki Endülüste ve Orta Amerikada İspanyolların katlettiği mazlumların ahı yerde kalmadı. 

Bu haber toplam 240 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Hayrettin Durmuş: Buhranlarımızın Kaynağı10 Eylül 2024 Salı 11:35
  • Sulhi Ceylan: Arkadaş10 Eylül 2024 Salı 11:33
  • Fatma Güneyin: Gazze’ye Mektup10 Eylül 2024 Salı 11:31
  • Musa Kazım Arıcan: Filozofça bir hayat: D. Mehmet Doğan09 Eylül 2024 Pazartesi 15:52
  • Muhit İsmail Heniyye ve D. Mehmet Doğan Dosyasıyla Raflarda09 Eylül 2024 Pazartesi 13:06
  • Erdal Çakır: Sevmek07 Eylül 2024 Cumartesi 13:53
  • Müslüm Yıldırım: Yaz Mevsimi06 Eylül 2024 Cuma 13:30
  • Nurettin Topçu'nun 'Ahlak' kitabından 50 alıntı05 Eylül 2024 Perşembe 11:27
  • Farabi'nin kaleminden Erdemli Şehir03 Eylül 2024 Salı 11:22
  • Bilinmeyen yönleriyle Fuat Sezgin29 Ağustos 2024 Perşembe 15:54
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim