• İstanbul 24 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 24 °C
  • Konya 20 °C
  • Sakarya 20 °C
  • Şanlıurfa 24 °C
  • Trabzon 23 °C
  • Gaziantep 22 °C
  • Bolu 16 °C
  • Bursa 23 °C

Edebiyat Devrimi

Edebiyat Devrimi
Kurtuluş Savaşı’ndan ve iç iktidar mücadelelerinden galip çıkan Kemalistler, Cumhuriyet’i kurduktan sonra yeni bir toplum inşasına girişirler. Yeni bir toplum, hayatın her alanında çok radikal değişiklikleri gerekli kılar.

Dil ve edebiyat da bu alanların başında gelir. 1920’lerin sonu 1930’ların başında, eski ile bağı koparmak ve tamamen hayallerdeki toplumu yaratmak adına, dile ve edebiyata da sert bir biçimde müdahale edilir.

“Edebiyat Devrimi”* adlı kitabında Hâle Sert, Türkiye’nin bir alt-üst oluştan geçtiği 1930’lı yılların dil politikalarına ve bu politikaların sosyal hayata ve edebiyata yansımalarına mercek tutar. Sert, 1928 alfabe değişikliği ile başlayan ve 1932’de “Dil Devrimi” ile derinleşen sürecinin aynı zamanda “Edebiyat Devrimi” olarak adlandırılabileceğini belirtir. Ona göre bu adlandırma, “Türkçe edebiyatın yaşadığı dönüşümün anlaşılmasında yararlı bir araç” işlevi görür. 

Kitap, Sert’in doktora tezinin gözden geçirilmiş ve bazı bölümlerinin yeniden yazılmış hali. Sert, “edebiyat devrimi” nitelemesini gerekçelendirmek için titiz bir araştırma yapar. 1930’lardan 1950’lere kadar dönemin gazetelerini ve edebiyat dergilerini tarar. Devrimin ideolojisini üreten aydınların, bürokratlarının ve siyasetçilerinin “edebi” eserlerini inceler. Metinleri karşılaştırmalı olarak değerlendirir. Böylece alfabe ve dil devrimlerinin, edebiyata ne denli tesir ettiğini saptamaya çalışır.

“Medeniyet Değiştirme” 

Kemalizm, “gecikmiş” ve “aceleci” bir modernleşme projesidir. Gaye; farklılıkların ortadan kaldırıldığı tek-tipleştirilmiş bir toplum yaratmak ve Doğu medeniyetinden Batı medeniyetine geçmektir. Bu geçiş; giysilerden ölçülere, inançtan eğitime kadar her sahada görülebilir olmalıdır. Elbette dil de bu geçişten muaf değildir. Dil mevzuunda da yapılması lazım gelen, Doğu medeniyetini temsil eden ve Arapça-Farsça kelimelerle yüklü “eski dil”in bir kenara bırakılması, Cumhuriyet’in Batı’ya dönük yüzüne uygun “yeni dil”in kurulmasıdır. 

Devamı: https://www.perspektif.online/edebiyat-devrimi/

Bu haber toplam 198 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Hayrettin Durmuş: Buhranlarımızın Kaynağı10 Eylül 2024 Salı 11:35
  • Sulhi Ceylan: Arkadaş10 Eylül 2024 Salı 11:33
  • Fatma Güneyin: Gazze’ye Mektup10 Eylül 2024 Salı 11:31
  • Musa Kazım Arıcan: Filozofça bir hayat: D. Mehmet Doğan09 Eylül 2024 Pazartesi 15:52
  • Muhit İsmail Heniyye ve D. Mehmet Doğan Dosyasıyla Raflarda09 Eylül 2024 Pazartesi 13:06
  • Erdal Çakır: Sevmek07 Eylül 2024 Cumartesi 13:53
  • Müslüm Yıldırım: Yaz Mevsimi06 Eylül 2024 Cuma 13:30
  • Nurettin Topçu'nun 'Ahlak' kitabından 50 alıntı05 Eylül 2024 Perşembe 11:27
  • Farabi'nin kaleminden Erdemli Şehir03 Eylül 2024 Salı 11:22
  • Bilinmeyen yönleriyle Fuat Sezgin29 Ağustos 2024 Perşembe 15:54
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim