• İstanbul 15 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 18 °C
  • Konya 11 °C
  • Sakarya 17 °C
  • Şanlıurfa 21 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 14 °C
  • Bolu 10 °C
  • Bursa 16 °C

Emine Işınsu’nun Yunus Romanı: Irmakta Boğulmakla Denize Varmak Arasında

Emine Işınsu’nun Yunus Romanı: Irmakta Boğulmakla Denize Varmak Arasında
Tasavvuf Konulu Romanlar dosyamızın sekizinci yazısını Feyyaz Kandemir yazdı: “Emine Işınsu’nun Yunus Romanı: Irmakta Boğulmakla Denize Varmak Arasında”

Yunus Emre (1240-1320) Anadolu’da Türkçe (Oğuzca) divan tertip eden ve mesnevi yazan ilk şair. Ona, Türkçenin edebî anlamda ilk kâşifi, hatta mucidi desek yeridir. Bu durum onu yalnızca dil ve edebiyat tarihi açısından değil, millî tarih/kimlik bakımından da değerli kılar. Köprülü’nün Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar adlı kitabından beri Yunus Emre, millî tarih/kimlik inşasının önemli bir parçası olarak ele alınır. Türk tarihi kurgulanırken bir çeşit Türk İslâm’ı da kurgulanmak istenir ve bu konuda Yunus Emre’den fazlasıyla istifade edilir. Yunus hem dil ve üslup yönüyle hem de seküler düzene tehdit oluşturmayan bazı “ılımlı” görüşleriyle öne çıkarılır. O âdeta dikenlerinden arındırılmış bir güldür; şeriatı telkin eden fikirleri görmezden gelinir. Bunlar tabiî ciddiye alınacak yaklaşımlar değil. Yunus bir bütün olarak değerlidir bizim için. Öyle olmalıdır. Hayatıyla, manasıyla, üslubuyla, çağrısıyla… Yunus Emre’nin sadece bizim için değil, insanlık için de önemli bir şahsiyet olduğunu düşünüyorum. Hayatına dair incelemeler sadece ilmî araştırmalarla sınırlı kalmamalı; roman, hikâye, sinema, dizi gibi kurgu sanatlarının da konusu olmalı. Nitekim oluyor da. Fakat ilmin ulaştığı yeni bilgi ve bulgular yazılacak yeni kurgusal eserlere de yansıtılmalı. Sürekli yazılmalı Yunus gibi isimler, güncellenmeli ve gündemde tutulmalı. Ama nasıl?

Bir okur olarak hakkında az çok bilgi sahibi olmadığım bir şahıs hakkında yazılmış biyografik bir romanı okumayı tercih etmem genelde. Çünkü o kişiye dair ilk tanışıklığım kurguya dayalı bir metinle olsun istemem. Romancı, hayal gücünü devreye sokarak ele aldığı şahsın hayatındaki boşlukları doldurur, onu bir bütünlüğe kavuşturmayı arzular. Dolayısıyla anlatılan hikâyenin neresinin kurgu neresinin gerçek olduğunu ayırt edememek beni huzursuz eder. Buna karşılık hayatını, fikirlerini veya icraatlarını bildiğim tarihî şahsiyetler hakkında roman okumayı severim. Çünkü merak duyduğum bir kişi hakkında araştırma yaparken, onun hayatının zihnimde bölük pörçük değil, bütünlüklü bir portresi olsun isterim. Kendi hayal gücümle doldururum o kişinin hayatındaki boşlukları ve merak ederim: Acaba bir romancı hayal gücüyle o hayatı ne kadar zenginleştirmiş? Benim hayalimdeki portre ile benzerlikleri ve farklılıkları neler? Bununla birlikte romancının da kendisine şu soruları sormuş olmasını umarım: Romancı anlattığı şahsın hayatını kurgularken ne kadar özgür davranabilir? Kendi düşüncelerini o şahıs üzerinden dillendirmesi “etik” midir? Yoksa bu düşünceleri yan karakterler vasıtasıyla gündeme getirmesi daha mı doğru olur? İşte tam bu kertede hayatını romandan okuduğunuz şahıs hakkında önceden bilgi sahibi olmanız devreye girer: Romancı bunları kendine sormuş mu sormamış mı, kendini ne kadar sınırlandırmış, ne kadar hür bırakmış, anlarsınız.

Devamı: https://edebifikir.com/dosyalar/emine-isinsunun-yunus-romani-irmakta-bogulmakla-denize-varmak-arasinda.html

Bu haber toplam 494 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim