2-Kuranı Kerim'in en çok önem verdiği tutum ve tavır kendi başına, bağımsız düşünmektir. Peygamber Hira'sına çekilerek kendi başına kalıyordu, bir başına tefekkür ediyordu. Belki de biz Müslümanların en büyük eksiği Hira'sı olmamasıdır. Öyle bir Hira ki hem dünyanın içinde olacak hem de her keslerden uzak olacak.
3-İlahi hak din olan İslam ile beşerî halk din olan Müslümanlığı kim, nasıl yenileyecek, reform edecek? Hak din göğe çekilmiş, halkın dini her yeri kaplamış. Allah "içinizde hayra çağıran bir topluluk" (3; 104) bulunsun diye buyuruyor. Kim bunlar? Neredeler? Tarikatlar mı? Cemaatler mi? Oysa tarikatlar ve cemaatler arasındaki ihtilaflar hiçbir yerde yok. Belki de tarikatlar ve cemaatlerdeki ihtilaflar yüzünden hak dini göğe çekildi, halk dini her yeri kapladı.
4-Alimler için "ümmetçi ortodoksi", aydınlar için "milliyetçi muhafazakarlık" tehlikesi vardır. Günümüz Müslümanlar kalbiyle düşünemedikleri için "orta yol"u tutturamamışlardır. Tefrit, tefrik ve nifakı getirmiştir.
5-Müslümanların var olan halk dinini terk edip Hakk'ın dinine iltica etmesi gerekir. Bunun için de ilahi kaynakları ve dini metinleri doğru okuyacak yeni bir akla, anlayışa, düşünce biçimine, tefekkür dünyasına ihtiyaç var. Vaazlar neden Müslümanlara tesir etmiyor? Vaazlar Kuran'dan ve Peygamber'den kopuk. Müslümanlar kafasından kendine göre bir Müslümanlık yaratmışlar. Bu Müslümanlık ile "ilk Müslümanlık" arasında hiçbir alaka yok. Sadece isim benzerliği.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.