• İstanbul 20 °C
  • Ankara 22 °C
  • İzmir 24 °C
  • Konya 23 °C
  • Sakarya 21 °C
  • Şanlıurfa 27 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 24 °C
  • Bolu 22 °C
  • Bursa 22 °C

Fatih Ertugay: Akif Emre’nin Mirası: Yol

Fatih Ertugay: Akif Emre’nin Mirası: Yol
Kendisiyle tanışıklığım yoktur esasında. Bir kereliğine belki bir saat civarı, bir bağ evinde bir grup dostla birlikte sohbet etmiştik.

Mesele edindiği şeylere ilişkin mütevazı haliyle cümleler kuruyor, etrafındakilerin izahlarını da sakince ve onlara büyük önem verdiğini gösterir bir tavırla dinliyordu. Konuşmasının dikte edici bir tavrı yoktu. Onunki yeterince bildiğini düşünen birisinin bildiklerini vaaz etme halinden ziyade, bir davetti. Hep beraber bilmeye, tefekkür etmeye, ziyadeleşmeye bir davetti. O nedenle etrafındakilere sürekli soruları soruyor, onları konuşturmaya çalışıyordu.

Kendisine aşinalığım yoktu. Yalnızca ismini biliyor ama değerini bilmiyordum. Değerden kastım elbette ki hem şahsının ihtiva ettiği değer hem de esasında yaptığı ve söylediği şeylerin değeriydi. Duruşunun ehemmiyetinden, dert ettiği şeylerin, sözünün ve bunların muhteviyatının ehemmiyetinden ileri geliyordu bahsettiğim değer.

Sonrasında o bir saatin tetiklediği merak ile yazılarına bakmaya, kendisi ile ilgili daha başka şeyler de okumaya çalışmıştım. Ama ne ki, bu çabamın kayda değer bir çaba olmadığını, muhatap olduğum kişinin kameti ve kıratı ile mütenasip bir keyfiyet arz etmediğini bir kusurun itirafı olarak dile getirmeliyim. Bu nedenle böyle bir yazıyı kaleme alabilecek, hele de onun mirası şeklinde bir başlıkla mevzuya girebilecek en son kişi olduğum açıktır. Bununla birlikte bir eserinin öğrencilerle birlikte yaptığımız okumaları sırasında ve sonrasında bende bıraktığı etki ve izden ve dahi öğrencilerde yaptığı tebeddül ve hâsıl ettiği duygulardan hareketle onun mirasına ilişkin bir kelam edebileceğimi düşünmekteyim.

Haddi zatında bir mütefekkirin bir ya da birden fazla eseri hakkında ve bu minvalde onun düşünce dünyası hakkında serdi kelam edebilmek için illa ki onu şahsen tanımak gerekmez. Belki bir saatlik bir tanışıklık bir an-ı seyyale hükmünce pek çok saatlik tanışıklıklara kâfi gelebilir.

Devamı: https://www.insaniyet.net/akif-emrenin-mirasi-yol/

Bu haber toplam 266 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim