• İstanbul 20 °C
  • Ankara 12 °C
  • İzmir 19 °C
  • Konya 15 °C
  • Sakarya 19 °C
  • Şanlıurfa 24 °C
  • Trabzon 18 °C
  • Gaziantep 20 °C
  • Bolu 15 °C
  • Bursa 17 °C

Fatma Barbarosoğlu'ndan: "Yapana da yiyene de helal olsun!"

Fatma Barbarosoğlu'ndan: "Yapana da yiyene de helal olsun!"
Bir sucuk reklamı var ekranlarda, radyolarda. Ne zaman duysam tüylerim diken diken oluyor. Hele sloganı bir felaket: "Yapana da yiyene de helal olsun." Yiyemeyene haram olsun denmiş olmuyor mu? Haram oluyor zaten.

Sanmıyorum, hiçbir şekilde kılımız kıpırdamaz bizim.

Gizem'in ve ablası İrem'in ölümü üzerine yazılıp çizilenlere bakın.

Türkiye'yi güldürmüştü şimdi ağlattı diye atıldı manşetler.

GÜLDÜRMÜŞ MÜYDÜ?

Evet çoğunuz gülmüştünüz. Ben isyan niyetine yazılar yazmıştım.

O küçücük çocuğun içinde biriken öfke, o öfkeden kendisi için eğlencelik tadımlık lezzetler kotaran medyamız ile fakirler daha fakir.

İki evladını üç gün ara ile kaybeden kederli anne "Gizem benden penye istemişti" dedi. "300 TL'lik değil. Beş TL. Alamadım. Pazartesi günü alıp mezarına götüreceğim" dedi.

"Derya'ya ailesi bot almış ne güzel" diyordu arkadaşlarına sitem ederken Gizem. "Ailem bana alamadı. Ayaklarım ıslandı".

İnşaat işçisi babasının kendilerini okutmak için ne acılara katlandığını anlatıyordu. On TL'ye merdiven silen annesini, kapısının önünün temizliğinden mutluluk duyup da paralarını ödemeyen kadınları anlatıyordu yüreği kabara kabara. Ne ki acısı ve ıstırabı kimsenin umurunda değildi. Kameralar ısrarla ucu yırtık pembe botlarını gösterdi. Oysa program vesilesiyle Gizem'e güzel bir çizme hediye edebilirdi saniyede milyonlar kazanan, sadece bizim kanala çıktı diye gururlanan kanal tarafından. Herkesi kendine güldüren Gizem bu çizmeleri onca seyredilme rekoru ile hak etmiş olacaktı zaten.

Ama sorun çözmeye değil, her sorundan pornografik bir unsur kotarmaya çalışan medyamız, Gizem'in acılarını kanırtıp kanırtıp güldü/güldürdü.

Masum değiliz hiçbirimiz! İnternet ortamına düşen videosundan kendimize seyirlik malzeme çıkardık vazife çıkaracağımız yerde.

Ne zaman fark edeceğiz!!! Fakirlikten ölen, yanarak ölen, donarak ölen çocuklarla birlikte bizim de insanlığımız ölüyor. Anneliğimiz ölüyor. Babalığımız ölüyor. Kendi çocuğumuza milyarlar harcayarak ona istikbal, taht, baht kuramadığımızı/kuramayacağımızı ne zaman anlayacağız!

05.12.2011 Yeni Şafak

Bu haber toplam 449 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim