Fırat Üniversitesi Kitap Severler Öğrenci Topluluğu ve Sosyoloji Bölümü "Akif" Konuşmaları

Kıymetli protokol, değerli öğrenci arkadaşlarımız, kadirşinas katılımcılar, Fırat Üniversitesi Kitap Severler Öğrenci Topluluğu ve Sosyoloji Bölümü öğrencileri olarak vefatının 87. yıldönümünde ihdas etmiş olduğumuz M. Akif Ersoy'u anma programına hepiniz bir kere daha hoş geldiniz safalar getirdiniz.

Hitabıma başlamadan evvel geçtiğimiz günlerde hain terör örgütü tarafından düzenlenen alçak ve menfur saldırıda şehadete yürüyen 12 kahramanı, 12 yiğit vatan evladını buradan anmak, isimlerini zikretmek istiyorum.

Piyade Teğmen Ramazan Günay

Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan

Piyade Uzman Çavuş Ahmet Arslan

Piyade Uzman Çavuş Abdulkadir İyem

Piyade Uzman Onbaşı İsmail Yazıcı

Piyade Sözleşmeli Er Çağatay Erenoğlu

Piyade Sözleşmeli Er Yasin Karaca

Piyade Sözleşmeli Er Emre Taşkın

Piyade Sözleşmeli Er Kemal Aslan

Piyade Sözleşmeli Er Enes Budak

Piyade Sözleşmeli Er Semih Yılmaz

Piyade Sözleşmeli Er Cebrail Dündar

Rabbim vatan uğruna, bayrak uğruna can veren bu kardeşlerimizin şehadetlerini makbul eylesin ve aynı amaçlar uğrunda şehit olmayı bizlere de nasip eylesin. 

Efendim İstiklal şairimiz üstad Mehmet Akif Ersoy hakkında söylenmesi gerekenleri kıymetli katılımcılar dile getirdi. Ben bu itibarla sözlerimi fazla uzatmayacağım. 

Aziz milletimiz tarih boyunca olağanüstü zamanlarda olağanüstü şahsiyetler doğurmuş ve bu şahsiyetler birbirinden önemli işlere imza atmıştır. Bu kıymetli şahsiyetlerin bir çoğu yakın tarihimizde milli mücadele döneminde tarih sahnesine çıkmış, büyük gayretler ve fedakarlıklarla destanlar yazmışlardır. Bu aziz şahsiyetlerden biri de Merhum Mehmet Aktif'tir. Akif, mücadelenin sadece cephede, sadece tank, top, tüfek, kılıçla olmayacağını, fikirle, ilimle, bilimle, erdemle, sanatla, dik duruşla da olağanüstü bir mücadele verileceğini bizlere öğretenlerden biridir. 

Üstad'ın bir şiiri şu ricayla başlıyor

"Gitme ey yolcu beraber oturup ağlaşalım

Elemim bir yüreğin kârı değil paylaşalım"

 

Peki Üstad'ın elemi nedir diye baktığımızda göreceğimiz ana manzara, anafikir vatan, bayrak, namus, ümmet ve bunların sahaliyeti ve menfaati ve her türlü zulme karşı oluşudur. 

Az önce okumuş olduğum beyitten hareketle bugün burada bulunan herkesin Üstad'ın elemine ortak olduğunun ve hepimizin aynı derdi paylaştığı kanaatindeyim. Bu sebepten dolayı siz değerli konuklarımıza hassaten teşekkür ederim.

 

Sosyoloji Bölümü öğrencilerinin, değerli arkadaşlarımızın yaklaşık üç haftadan beridir derslerinden istirahatlerinden ödün vererek büyük bir gayretle bu programın meydana gelmesine büyük emekler sarf ettiğini dile getirmek ve onlara teşekkür etmek isterim. Ayrıca nazik davetimizi kırmayarak bugün aramızda bulunarak hitap eden değerli katılımcılara, kıymetli hocalarımıza şükranlarımı sunuyorum. 

 

Sözlerime burada son verirken zulmü alkışlamamak, zalimi sevmemek, birilerinin ve gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövmemek, onu örtbas etmemek üzere bir hususu dile getirmeyi vazife olarak görüyorum. Bursa gibi, Edirne gibi, Manastır gibi, Selanik gibi, İşkodra gibi, ve cümle Balkanlar gibi, karış karış Anadolu gibi, Trablusgarp gibi, Halep gibi, Musul gibi Harput gibi yüzlerce yıl vatan toprağı olmuş, atalarımızın kanıyla sulanmış, atalarımızın adaletiyle sükun bulmuş ve yine atalarımızın liderliğiyle taçlanmış; fakat bugün zalimin elinde inim inim inleyen, çaresiz kalan ve her türlü vahşete sahne olan Filistin'i ve din kardeşlerimiz paydaşlarımız olan Filistin halkını yürekten selamlıyor, insanlığın ortak düşmanı olan zalimlere karşı direnişlerinde muvaffakiyetler ve zafer temenni ediyorum. 

 

Bu duygu ve düşüncelerle geldiğiniz ve bizlere kulak verdiğiniz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyor ve hitabımı sonlandırıyorum. Yine birbirinden güzel programlarda buluşmak ümidiyle esenlikler diliyorum. Sağ olun.