Bu adam Kum ve Köpük kitabının yazarı Halil Cibran'dan başkası değildir. Cibran kuma, denizin dalgalarına kurban olacağını bile bile acısını ve sevincini çiziktirir. Her şey köpük olmadan güneşin altında çıplak dans edilecektir ki bu sevinçtir ya da çarmıh sırtta taşınacaktır ki bu da acıdır. Ama biri olmadan diğeri olamaz.
Cibran gölgesiyle barışıktır. O sadece sırtını güneşe çevirdiğinde güneşini görebildiğinin farkındadır. Geceyi ve gündüzü bir bütün olarak algılar. Platon'dan mağara idesini ödünç almıştır. Gecenin bir kısmında bedenini dinlendirmek için mağarasına çekilir. Sonra yine dans ve çarmıh arasında, kum ve köpük içinde, gel-gitlerle yaşamın ağlarını örmeye devam eder.
Devamı: https://www.kitaphaber.com.tr/halil-cibranin-kum-ve-kopuku-k5653.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.