• İstanbul 14 °C
  • Ankara 6 °C
  • İzmir 16 °C
  • Konya 6 °C
  • Sakarya 12 °C
  • Şanlıurfa 15 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 11 °C
  • Bolu 6 °C
  • Bursa 10 °C

Haşmet Babaoğlu'ndan: Bizim şehirlerimiz

Haşmet Babaoğlu'ndan: Bizim şehirlerimiz
Bir tarafta yaşadığımız şehirler var. Yaklaşık yüz, yüz elli yıldır orasını burasını eğip bükerek Batı'nın şehirleri gibi "hizaya sokmaya" çalıştığımız şehirlerimiz yani... Bir de "içimizdeki şehir" var.

Suya hasret taşra kasabalarının fıskiyeli parklarını getirip bir orta yere koyarak oraları şehir merkezi yapacaklarını sandılar.

Taş yığını meydanları yayalara açarlarsa pek sevileceğini sandılar. Şehrin her köşe bucağını taşıtların emrine vermeyi denediler, tünel kazdılar, üst geçit yaptılar.

Ama hiç düşünmediler... 

Acaba bizim için şehir merkezi nedir, nasıl bir şeydir?
Şimdi yeni Taksim için de bunların uzun boylu düşünüldüğünü sanmıyorum. 

***

Bizim derin yaşam kültürümüz (içimiz dediğimiz budur beyler, başka bir şey değil) kabaca söylersek bir şehir için iki türlü merkez bilir.

1. Çarşı.
2. İnanç yapıları. 
Çarşıda buluşuruz, bütün cıvıltısıyla şehirde yaşadığımızı anlarız. Bir kasabayla şehri ayıran temel nokta da çarşılarının zenginlik ve renklilik boyutlarıdır.

İstanbul için esas felaket zaten bir türlü sevemediğimiz meydanlarını araçlara terk etmesi değil, çarşılarını kaybetmesidir!
Beşiktaş ve Kadıköy çarşılarına
...

Ah! O güzelim Mısır Çarşısı'na bir de, gözümüz gibi bakmalıyız 

Fatih Çarşısı'nın, Beyoğlu Balık Pazarı ve çevresinin üzerine titremeliyiz.


***

Gelelim inanç yapılarının şehrin esas merkezlerini oluşturması meselesine... 

Cumhuriyet'in jakoben kafalı çocukları bunu anlamak istemedikleri için şehircilik alanında yaptıkları her hamle iflas etti.

Sonuçta şöyle bir sersemlik çıktı ortaya...

Avrupa'ya gidince görkemli bir katedralin kucakladığı meydanları pek sevdiler fakat "bizim şehrimizin merkeziSultanahmet meydanıdır; Süleymaniye'dir; yeni meydanlar da öyle olmalıdır" fikri karşısında dehşete kapıldılar.

Yazıyı burada toparlayalım.

Fakat daha ne çok konuşulacak şey var, değil mi?

Mesela şu yeni sitelerle; yeni yerleşim merkezleriyle "içimizdeki şehir"in arası nasıl acaba?

09.02.2012 Sabah

Bu haber toplam 493 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim