• İstanbul 13 °C
  • Ankara 13 °C

Her Şey Mümkün

Her Şey Mümkün
Hikaye ve şiir yazarı Tuncay Günaydın’ın “Her Şey Mümkün” isimli kitabı 2019 yılında yayınlandı.

 “Türk Edebiyatı, Bir Nokta, Post Öykü ve Mahalle Mektebi” dergilerinde de eserleri yayınlanan Günaydın’ın bu kitabı kısa öykülerden oluşuyor.

Beğenerek okuduğum hikayelerden birisi: Kara Yol

Hikayede; Bir zamanlar Bademler Köyündeki badem ağaçları köy halkı için geçim kaynağı, insanlar arasında ki mutlu iletişim ve huzur demekken, badem beldesinin ortasına kara yolu yapılmasıyla birlikte köy halkının eski huzurlarını bulamamasını ve benliklerinin kaybetmesini anlatıyor.

Günümüzde Bademler beldesinden yolu gurbete düşenlerin en sık karşılaştıkları ve cevabı zor olan soru şudur: Orada badem çok mu olur ? Cevabı müşkül olan soru da şudur: Bademlerde hiç badem ağacı yok mu ? Haklısınız bademlerde badem ağacı yoktur.

Önceden gözün gördüğü her yer yemyeşil yapraklarıyla doluydu. Kadınlar her sabah yaprak supururlerdi evlerinin onunden, çocuklar kabuklu bademleri ceplerine doldurur sok ağın bir köşesine oturur bademleri kırarlar ve güle güle yerlerdi.

Otuz- Otuz Beş yıl önce Bademler köyündeki badem ağaçlarının yeniden bahara kavuştuğu zamanlardi. Herkes mahsulün bol olacağını tahmin ediyordu. Böyle bir günün ogleninde tozu dumanı birbirine katarak köye arabayla gelen vali köylüleri Hasan emminin kahvesine topladı, köylülere badem beldesinin ortasından kara yolunun geçeceği haberini vermişti. Gün geldi ağaçlar kesildi. Kimi köylüler kışın ısınmak için ağaçların dallarını kullandi. Bu arada köyün ağası olan Hüsnü Ağa'nın kızı Bircanin dozer sürücüsüne kaçtığı öğrenilince ağaçlardan ziyade ilk kaybı vermiş oldu Bademler Beldesi. Aslinda o gün iki kayıp birden verilmişti. Hasan emminin küçük oğlu Salim, Bircani yar bilen Salim. Bu kara yol asil Zalimin sevdasını ikiye bölüp geçti.

Zamanla şehirlesen köyde fabrikalar, oteller inşa edildi. Köy sakinleri orda çalışıp para kazanıyordu. Siyah beyaz televizyonlar evlerde yerlerini almaya başladı. Günler geçtikçe kara yolu üzerine yoldan geçenlerin karnını doyurmasi için köy kadınlarının kurduğu yemek yerleri açıldı. Belediye işi daha da ilerletip köye pavyon açacağınin haberini köylülere verdi. Köylüler ne kadar buna karşı ciksada açılan otellerin müşteri alması için buna müsade gösterdiler.

 Artık çocuklar tahta kılıçlarını göğe yükselterek he-maan cilik oynuyor, kadınlar akşamki dizinin dedikodusunu yapıyor, lokantalar ve oteller gelecek müşteriler için hazırlanıyor, pavyonun loş lambaları altında kadınlar dudaklarını boyuyorlardi.

 Salim ise kuslari düşünüyordu. Badem ağaçları ile kaybolan kuşları. Nereye gitmişti o kuşlar ?

Sonra yürüdü Salim. Kuşları düşünmedi çocukları düşünmedi. Bircani düşünmedi. Salim gönlünü o kara yolunun ortasına düşürdü. O yoldan geçen arabalar en çok onun gönlünü ezdi . Geçen ilk arabadan, geçecek olan son arabaya kadar...

Hepsi birbirinden değerli hikayelerin olduğu “Her Şey Mümkün” ü sizlerin de severek okuyacağınızı umut ediyorum.

 

Eserin adı: Her Şey Mümkün / Yazar: Tuncay Günaydın / Yayınevi: Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları/ Sayfa: 152 / Yayın Yılı: 2019

 

 

Selin ÜNSAL

Bu haber toplam 1995 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim