Türkiye'nin en mahrem bilgileri ellerindeydi. İstedikleri operasyonu yapıyor, bu ülkeyi istihbarat üssü olarak kullanıyorlardı. Askeri bürokrasiden siyasi çevrelere kadar bütün iktidar alanlarını istedikleri gibi yönlendiriyor, yönetiyorlardı. İktidar değiştirip iç politikayı dizayn ediyor, hükümet düşürüyor, darbe planlayıp uyguluyor, koca komutanlardan tekmil bile alıyorlardı.
Onlar aslında bu ülkenin sahipleri gibi hareket ediyorlardı. Devlet iktidarı üzerinden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından daha fazla yetkiye sahiplerdi. İşi; Marmara Denizi'nde gemileri durdurup aramaya kadar vardırmışlardı.
Özellikle 28 Şubat döneminde, Türkiye'nin iç istihbarat birimi gibi çalışıyor, İslamcı avı yürütüyor, İstanbul'da evleri basıp insanları kaçırıyor, belli adreslerde sorguluyorlardı. Hem Milli İstihbarat Teşkilatı hem de Emniyet İstihbarat Teşkilatı gibi çalışıyorlardı. Bu ülkenin güvenlik birimleri tarafından gözaltına alınan kişileri rahatça sorgulayabiliyor, onlar hakkında kararlar verebiliyorlardı.
Yazının devamı için: http://yenisafak.com.tr/yazarlar/IbrahimKaragul/turkiye-direnecek-ve-basaracaktir/40159































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.