Namaz yönü olarak ilk kıblenin Mescid-i Aksa olması bile, tarihen Kudüs’ün manevi mirasına ortak olduğumuzu hatırlatır bizlere. Kur’an ve sünnetle -kıyamete kadar- “üç belde/ üç mescid” kutsal ilan edilmiştir.
1. Mekke/ Mescid-i Haram - Kâbe
2. Medine/ Mescid-i Nebevî - Kubbetu’l Hadra
3. Kudüs/ Mescid-i Aksa – Beyt-i Makdis.
Miracın gerçekleştiği Mescid-i Aksa ve çevresiyle ilgili nazil olan ayet: “Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.” (İsra Suresi, 1)
Ebu Zer (ra) rivayet etti: “Ya Resulullah! Yeryüzünde ilk kurulan mescit hangisidir?” dedim. “Mescid-i Haram’dır” buyurdu. “Sonra hangisidir?” diye sordum. O, “Mescid-i Aksa’dır” buyurdu. “Bunların arasında ne kadar zaman vardır? dedim. “Kırk yıl vardır” buyurdu. (Müslim, Mesacid, 2)
***
Kudüs, kimilerine göre siyaseten kullanışlı bir maniveladan ibaret… Şia devleti İran’ın “hamaset dolu” İsrail düşmanlığı, balona benzeyen slogandan ibaret. Kudüs davasını “söylem” tekelinde tutmaya çalışan İran; fiziki olarak bölgeye daha yakın olan Irak, Suriye, Lübnan ve Ürdün’deki legal/illegal yapılarla Mescid-i Aksa’nın kaderi üzerinden PR devşirmek konusunda oldukça aktif.
Kudüs hakkında dönem dönem “cihad” ilan eden İran, bir yandan Hz. Hüseyin ve ehl-i Beyt için ağıtlar yakarken, diğer yandan da XIV asırdır “ehl-i sünnet” beldesi Bağdat’ı “Şii” rengine dönüştürmeye başladı. Irak, Suriye ve Lübnan’da siyasete hâkim olmak için demografik yapıyı kullanan İran, şimdi de Müslüman Azerbaycan yerine, Ortodoks Ermenistan’ın safında yer alıyor. Oldukça garip görünen uluslararası reel politik dengesinde İran bizim için büyük bir soru işaretidir.
Devamı: https://www.dunyabizim.com/kudus-bizim-neyimiz-olur-makale,3021.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.