• İstanbul 16 °C
  • Ankara 23 °C

Memiş Okuyucu: ”Şaşırdım Kaldım İşte” Şiiri ve Hikayesi

Memiş Okuyucu: ”Şaşırdım Kaldım İşte” Şiiri ve Hikayesi
Aşk tek hece evet, şairin dediği gibi. Ancak insanoğlunu yaratılıştan beri derinden sarıp sarmalayan ve bu kadar güçlü kavrayan başka duygu yok.

Her aşıkta başka bir renge, her maşukta başka bir ahenge bürünmüş, aşk. Her şairin dilinde başka bir sese, her yaşayanın halinde bambaşka söze bürünmüş, aşk. Bazen sözün bittiği yerden ve bütün sözleri bitiren sözüyle seslenir şair: ‘’aşk deyince ötesini arama.’’ Kimi zamanda ‘’aşık-ı sadık benem’’ diye aşk ve sadakati asırlar evvelinden sancılı bir yürekle sesler, şair. Her aşıkın sinesinde farklı bir yol alır, aşk… Her aşıkın ruhunda farklı bir yola girer aşk. Kim bilir belki de bir ümidin gizli derdine düşmüştür aşık.

Birde şaşırıp kalan aşık var.

Şaşırdım Kaldım İşte diye seslenir.

 Yavuz Bülent Bakiler

 

ŞAŞIRDIM KALDIM İŞTE

Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla,

Bâzan sessiz sedasız, ipekten kanatlarla,

 

Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla,

Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla,

Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla,

Yüreğimin başına noktalarla, hatlarla,

Başbaşa kalıyorum sonunda heyhatlarla,

Sözde senden kaçıyorum  doludizgin atlarla..

Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle,

Öldür bendeki beni, sonra dirilt kendinle,

Çarpsan karasevdayı en azından yüz binle,

Nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle.

Kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle,

Ama her defasında geri döndüm seninle.

Hangi düğüm çözülür nazla, sitemle, kinle?

Ne olur bir gün beni, kapında olsun dinle..

Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n’emsin?

Bazan kızkardeşimsin, bazan öpöz annemsin,

Sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin,

Eksilmeyen çilemsin,

Orada ufuk çizgim, burda yanım yöremsin,

Beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin,

Çaresizim, çaremsin.

Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n’emsin?

Ya nasıl bir aşk bu şiiri yazdırmıştır. Hangi aşk şairimizi ne yapacağını bilemez hale getirir?

Yavuz Bülent Bakiler anlatıyor:
Bu kızın, yani fakültenin birinci sınıfında aşık olduğum kızın ismi ‘’Fatma’’ olsun. Bu kıza anlatılmaz duygularla bağlandım kaldım ama ona aşık olduğumu kat’iyyen söyleyemiyorum. Her gün beraber fakülteye gidip geliyoruz. Her gün yan yana oturup dersleri dinliyoruz ama bir türlü bu kızcağıza “ben seni seviyorum, ben sana aşığım” diyemiyorum. Hep içimden söylüyorum bunları. Bizim o yıllarda Hukuk Fakültesindeki mevcudumuz 11500’dü, 11500 mevcudu var. O 11500 kişinin 1100 kişisi muntazaman derslere devam ediyor. O bakımdan fakültede iki ayrı sınıfta okuyoruz. Bir aşağıda sınıf var, bir de yukarıda sınıf var. Biz aşağıdaki sınıfta bu kızcağızla beraber derslere devam ediyoruz. Gandi’yi okuyorum. 

Devamı: https://www.maarifinsesi.com/sasirdim-kaldim-iste-siiri-ve-hikayesi/

Bu haber toplam 760 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim