• İstanbul 15 °C
  • Ankara 8 °C
  • İzmir 16 °C
  • Konya 9 °C
  • Sakarya 14 °C
  • Şanlıurfa 17 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 11 °C
  • Bolu 9 °C
  • Bursa 12 °C

Mustafa Özcan'dan: Dağ fare mi doğurdu?

Mustafa Özcan'dan: Dağ fare mi doğurdu?
1 Nisan tarihinde (2012) İstanbul’da Suriye’nin Dostları Konferansı ikinci toplantısı yapıldı. Herkesin ittifakla söylediği gibi sonuç bildirgesi cılızdı. Tunus toplantısı üzerine pek çıkamadı.

¥

Ahmet Davudoğlu ve Hillary Clinton, Suriye rejimine seslenerek Annan planının arkasına sığınmamasını istediler. Süreç için süreç olmayacağını söylediler. Açık olan ucunun kapatılamsıın istediler. Beşşar’a ‘konuşma zamanı geçti, eylem zamanı’ dediler. Peki Beşşar eyleme geçmezse kendileri eyleme geçecekler mi yoksa yine sözde mi kalacaklar?  Beşşar eyleme geçmiyor da kendileri çok mu eyleme geçiyor? Suriye halkı uluslararası camia noktasında büyük bir hayalkırıklığı ve acı hissediyor. Basın toplantısında bir Arap gazetecinin Ahmet Davudoğlu’na  yönelttiği bir sorusu Suriye halkının içinde bulunduğu psikolojik durumu gayet net ifade ediyor:  Suriye halkının önce rejimle arasında güven bunalımı meydana geldi. Şimdi de ikinci kademede Suriye halkı Suriye’nin dostları veya uluslararası camia ile ilgili güven aşınması veya bunalımı yaşamaya başladı.  Aralarda kulis bağlamında birçok kişi ile görüştük. Bunlardan birisi Kanada’dan Üsame Kadı idi.  Aca acı bunları dile getirdik. Üsame Kadı umutluydu ve Suriye halkının ve devrimin geri döndürülemez bir aşamaya geldiğini ve  Suriye halkının Allah’a dayandığını ve kendi gücüne güvendiğini söylüyor.  Elbette dünya görevini yapsa belki çözüm daha kolay olacak. Bütün Suriyelilerin kanaati şu yönde: Obama kesinlikle müdahaleden yana değil. Bu noktada Obama’nın Neoconların politikasını veya BOP’u uygulamaya devam ettiğini düşünenler fena halde çuvallıyorlar.  Belki de vicdanlarını bastırıyorlar. Obama kesinlikle Neoconlardan farklı ve BOP projesi de rafa kalkalı çok oldu. Lakin şöyle bir ironik durum var. Aslında bazı Neoconlar Suriye’ye müdahale istiyorlar ama Obama yönetimi buna yanaşmıyor.  Obama'ya söz dinletemiyorlar. Cumhuriyetçi kanattan McCain kaç defadır hayal kırıklığını dile getiriyor ve Suriye konusunda Obama yönetiminden umutlu olmadığını söylüyor. Neocon ekipten Fuad Acemi de Wall Street Journal gibi gazetelerde bunu açıkça yazdı.

¥

Elbette bütün Neoconlar aynı anlayışta değil.  Müdahaleden uzak durulmasını isteyenler de var. Bununla birlikte, Clinton da Kosova’ya müdahale etmek istemezken  Kongre’de çoğunluk olan Cumhuriyetçilerin öncülüğü sayesinde Kosova’ya müdahale edilebilmiştir.  Şimdi Kongre'de de böyle bir eğilim görünmüyor.

Bütün dünya kendisini yalnız bıraktığı ve kendi çıkarlarına veya vurdumduymazlığına feda ettiği için en masum direniş ve devrim Suriye devrimidir.  Herkes yüzüstü bıraktığı için en meşru olanı da budur. Savunmasız bir biçimde en fazla katledileni de yine Suriye halkıdır. En büyük etkiyi de Suriye devrimi gösterecektir. Şam’daki değişim 21’inci yüzyılın uluslararası sisteminin inşa edildiği mekan olacaktır. Suriye cephesinde İran’ın da maskesi düşmüştür. Irak şöyle veya böyle Amerikan-İran ortaklığına sahne olmuştur. Suriye cephesi de bir taraftan Baas Partisi ile Hizbullah izdivacı diğer taraftan da İsrail ile İran arasında görünmez köprülere sahne olmuştur. Zira Suriye rejiminin değişmemesi noktasında en sıkı duran iki ülkeden birisi İran, diğeri de İsrail’dir. İran’ın arkasında Çin ve Rusya ve İsrail'in arkasında ise ABD ve İngiltere vardır. Velit Canbolat’ın dediği gibi direnişin hası Filistin’de değil Suriye’de yaşanıyor.  Yine Velit Canbolat’a göre,  keza zulmün şahı da İsrail’den ziyade Suriye’de yaşanıyor (http://www.aawsat.com//details.asp? section=4&article=670735&issueno=12178 ). Suriye halkı Suriye Dostları olsa da olmasa da, bütün dünya kendisini yüzüstü bıraksa da 'Allah bes baki heves' demektedir.  Sonuçta, bütün dünya aktif ve pasif olarak rejim lehinde bir araya gelse de Beşşar ve zümresinin tarihin çöplüğüne gönderilmesine engel olamayacaklardır.

03.04.2012 Milli Gazete

Bu haber toplam 420 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim