• İstanbul 17 °C
  • Ankara 15 °C
  • İzmir 18 °C
  • Konya 17 °C
  • Sakarya 16 °C
  • Şanlıurfa 25 °C
  • Trabzon 16 °C
  • Gaziantep 21 °C
  • Bolu 16 °C
  • Bursa 17 °C

Mustafa Özcan'dan: Mülk-ü İslam’ın kilitleri

Mustafa Özcan'dan: Mülk-ü İslam’ın kilitleri
Erzurumlu Alvarlı Efe Hazretlerinin Erzurum’la ilgili bir vecizesi var. Der ki, 'Erzurum, mülk-ü İslam’ın kilididir.’ Serhat şehrimizdir. Alparslan’dan itibaren Anadolu Türk yurdu olmuştur. Ahlat giriş kapılarından birisidir.

Çanakkale ise var olma mücadelesidir. Osmanlı Balkanlar’dan atılmış ve sıra Anadolu’ya gelmiştir. Birinci Dünya Savaşı ile birlikte Yavuz’un Ortadoğu’daki mirasına da veda etmişizdir. Hem Balkanlar’dan hem de Arabistan’dan atıldık. Son kalan mevzii Anadolu’dur. İşte Türkler Çanakkale’de bu ruhla savaştılar. Çanakkale düşünce kapısı olduğu İstanbul da düşecektir ve Fatih’in yadigarı ve emaneti Ayasofya da namahrem eline geçecektir. Bu Kudüs ile Mescid-i Aksa’nın münasebeti gibidir. Ayasofya’nın göğsüne namahrem elinin değmesi ihtimaline karşı Enver Paşa kendinden geçmiş bir vaziyette şunları mırıldanmaktadır : “Çanakkale geçilirse İstanbul işgal edilecek ve Ayasofya müstevlilerin ve küffarın eline geçecektir. Ayasofya’yı onlara yar etmeyiz ve kendi ellerimizle yıkarız…” Çanakkale Haçlılara karşı son bir destandır. Elbette Yunanlıların ve İngilizlerin derdi Ayasofya’nın eski statüsüne çevrilmesidir. Enver Paşa gibiler bunu sezinlemektedir. Nitekim mütareke yıllarında Anglikan Kilisesi zaferlerinin Kilisenin ve inançlarının zaferi olduğuna da hükmederek Meşihat Dairesine İslam’la alakalı üst perdeden sorular sormaktadır. Sorudan ziyade sorgulamaktadır. Sanki bu sorgulamayı 16’ıncı Benediktus’un selefleri yapmaktadır. Ama Türkler kuru gürültüye pabuç bırakmazlar.

*

Enver Paşa, Fatih’in emaneti ve Akif’in deyimiyle Türklerin namusu olan Ayasofya konusunda titremektedir. Onun tekraren kiliseye tahvil edilmesinden endişelenmektedir. Korktuğu gerçekleşmemiştir. Lakin daha sonra İngilizler çekildikten sonra Türk idaresi altına giren Ayasofya ne yazık ki Fatih’in vakfiyesinin hilafına mabet vasfından arındırılmış, müze yapılmıştır. Yani İngilizlerin yapamadığını kendimiz yapmış bulunmaktayız. Niçin? Kimi memnun etmek için? Şimdi dinler arası diyalog taraftarı Fener Patriği Bartholomeos, Ayasofya’nın tekrar asli hüviyetine çevrilmesine ve cami yapılmasına karşı çıkıyor. Ara statüde veya Araf’ta (menziletü beyne’l menzileteyn) kalmasını savunuyor. Bu tutumu elbette kendi açısından tutarlıdır. Lakin tuhaf olan dinler arası diyaloga vesaire karşı çıkan ulusalcıların da Bartholomeos’nun izinden Ayasofya’nın camiye çevrilmek yerine ara statüde müze olarak kalmasını yeğlemeleridir. Çanakkale’yi savunanlar onu biraz da Ayasofya için savundular. Onun için geçit vermediler. Çanakkale ruhu Ayasofya’nın esaret zincirlerinin kırılmasını istiyor.

 

29.03.2013 Milli Gazete

Bu haber toplam 424 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim