• İstanbul 19 °C
  • Ankara 16 °C
  • İzmir 20 °C
  • Konya 18 °C
  • Sakarya 19 °C
  • Şanlıurfa 25 °C
  • Trabzon 18 °C
  • Gaziantep 24 °C
  • Bolu 14 °C
  • Bursa 18 °C

Namık Açıkgöz'den: Medeniyet milliyetçiliği

Namık Açıkgöz'den: Medeniyet milliyetçiliği
1960-1970’lerde “milliyetçilik” dendiğinde, bu milletin bütün değerlerini içine alan bir ifade olurdu. Bunda İslam öncesi, Selçuklu ve Osmanlı’nın ürettiği bütün değerler bir arada yer alırdı. 9.


Müzikte de durum aynıdır. Bugün dinlediğimiz her tür müziğin arka planında sadece Orta Asya müziği yoktur. Geçtiğimiz bütün topraklardaki sesleri fethetmişizdir ve onların hepsinden yepyeni bir terkip meydana getirmişizdir.
Milliyetçilik, bir milletin değerlerine sahip çıkmaksa, dilde, dinde, mimarîde, musikide, edebiyatta, gelenek ve görenekte, kılık-kıyafette ve inançlarda her ne üretildiyse, bunlara sahip çıkmaktır. Milliyetçilik, sadece bunlara sahip çıkmak değil, bunların tekrar tekrar yoğurulup yeniden üretilmesi ve böylece insanlık sofrasına özgün medeniyet eserleriyle katkıda bulunmaktır.
1960-1970’lerde “millî” veya “milliyetçi” dendiğinde bunlar anlaşılırdı ve “millîci”ler bu değerler için savaş verirlerdi. O yıllarda yetişen “milliyetçiler” veya “millî”ciler, devletin dayattığı resmî milliyetçiliğe; yani Kemalizm soslu milliyetçiliğe karşı mücadele ederlerdi. Bu milletin “medeniyet kurma” iradesinin belirgin vasfı olan manevî değerlere sâdık olurlardı. “Süleymaniye, Selimiye, Itrî, Fuzulî, Karacaoğlan” dendi miydi, hepsinin tüyleri ürperir, ayranı kabarırdı. Çünkü bilirlerdi ki, mirasçısı oldukları medeniyet, işi lafta bırakmayıp bu eser ve şahıslarla bir “fiilî milliyetçilik” dönemi yaşamışlardı. Mâzide olan âtîde niye olmasındı?..
Son 10-15 yılda, eskiden “medeniyet milliyetçiliği” yapanların, zihniyet dümenlerini “ulusalcılık”a kırdıklarını gözlüyoruz. En keskin milliyetçilerin söylem ve eylemleriyle partizan cumhuriyetçilerin söylem ve eylemleri arasında hiçbir fark yok artık. Milliyetçi zihniyet, ileriye doğru evrileceği yerde, geriledi. Yani “partizan milliyetçiler”de tekakkî değil, bir tereddî söz konusu.
Kazananlar “terakkî” geçirenlerdir; yani “medeniyet milliyetçiliği”ni savunanlardır. Milliyetçiliği “etnisite”ye dönüştürüp “medeniyet milliyetçiliği”nden uzaklaşanlar, kaybedeceklerdir.

10.05.2013 Habervaktim.com
Bu haber toplam 671 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim