• İstanbul 22 °C
  • Ankara 20 °C
  • İzmir 23 °C
  • Konya 20 °C
  • Sakarya 24 °C
  • Şanlıurfa 26 °C
  • Trabzon 18 °C
  • Gaziantep 24 °C
  • Bolu 19 °C
  • Bursa 22 °C

Ömer Lekesiz'den: Sorular, sorular...

Ömer Lekesiz'den: Sorular, sorular...
-Türkiye de kimsenin bilmediği bir "Türk Baharı" mı oldu ki, kimileri dini meseleleri –onları çözebilecek kabiliyetteki– bir "Müslüman Emir"e havale etmenin rahatlığı içinde tüm zamanlarını rütbelerini yükseltmeye, kazançlarını artırmaya harcayabiliyorlar

-Adaletsizliğe, saçmalığa, indirgemeciliğe karşı asil bir öfkeyi dışlaştırmaktan kaçınıp, bunlar karşısında oluşan (ve giderek yaygınlaşan) yumuşaklığın yılışıklığına sarılmak, modernleşmenin sağladığı bir fayda(!) mıdır?

-Her insanın içinde var olan menfaat duygusunu sorumsuzca besleyerek baba-oğul arasında bile menfaat çatışmasını kaçınılmaz kılan Kapitalizm, ikiyüzlülüğü, sevilmeyen kişilere karşı tebessüm ve hoşgörü maskesinin takılmasını da meşrulaştırma gücüne sahip midir?

- "Şuna karşı şöyle davranırsam onun vebalini yüklenmiş olurum" düşüncesinden, "Şuna karşı söyle davranırsam, ola ki gelecekteki bir işime engel olur" düşüncesine evrilmenin bireysel ve toplumsal nedenleri ne olabilir?

-Nezaket önemli bir haslettir. Ancak menfaat ilişkilerine göre şekillenen nezaketler, nezaket değil nezaket-pornografisidir. "Bak ben sana ne kadar nezaketli davranıyorum; beni hep böyle bil ve benimle ilgili görüşlerini bunun üstüne bina et" demenin, sözden teşhire aktarılmasıdır. Nezaket-pornografisinin ayrımında olamayanların, onu itiyad haline getirenlerce işlenen suçları, densizlikleri bile salt nezaketli oluşları nedeniyle makul karşılamaları iflah olmaz bir körlük değilse nedir?

-Mevcut güç çarkının içinde yer alıp, o güce yaslanarak devlet imkanlarını babalarının malı gibi kullananların, yüzlerine gülen en yakınlarının bile bu hallerine vakıf olmadıklarını sanmamaları tam bir yanılsamadır. Vukufsuzluk üzerine bina edilen bir normallik algısı, anormalliğin kanıksanmasından başka hangi anlama gelebilir?

-Gündelik menfaatleri için mevcut gücün kadrolu borazanı olanlar sadece yüzlerini, seslerini, düşüncelerini değil aynı zamanda kimliklerini de satmış sayılmazlar mı?

-"Odamın iki kapısı vardır, sultan birinden girerken, ben diğerinden çıkarım" diyen ahlak sahiplerinin soylarının tükenmesi, sadece modernleşmeyle, Batılılaşmayla izah edilebilir mi?

-İki televizyonda program, bir belediyede proje danışmanlığı, bir gazetede köşe yazarlığı, bir dernekte yöneticilik vs. yaparak aylık gelirini hatırı sayılır bir meblağa ulaştıranların kazancı gerçek bir kazanç mıdır? Söz konusu kazanca erişenler aslında neleri(ni) kaybetmektedirler?

-Mustafa Özel'in "İnsanlar bir araba, ayakkabı veya eşarp sahibi olmanın değil; bir locaya "yükselmenin" bedeli olarak ciddi fiyat farkları ödüyor. Kabe'deki putlar kozmik alemin varlık sebebi sayılan Yaratıcı Güç ile insanlar arasındaki aracılardı. Günümüzün markaları da sosyal alemin varlık sebebi sayılan Tasarımcı Güç ile kalabalıklardan kopmak isteyen hırslı insanlar arasındaki aracılar. Marka düşkünlüğü ile 'site yurttaşlığı' böylece birbirini tamamlıyor." (Yeni Şafak, 17.10.2011) düşüncesinin altına imzalarını atamayanların, aslında neye imza attıklarının bilincinde oldukları belirlenebilir mi?

19.10.2011 Yeni Şafak
Bu haber toplam 703 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim