Lacivert renkli gecede parıldayan binlerce yıldızı ilk defa o kadar yakından izlemiştim. Yedi kat semada cümbüş vardı sanki… Şehrin hengâmesinde ve sokak lambaları altında gökyüzünün ihtişamını temaşa etmek güç...
Sizlere tavsiyem; hayatınızda hiç olmazsa bir kez internetin olmadığı ve telefonun çekmediği herhangi bir dağ yamacında kamp yapın. Şehrin ışıkları ve kirli gürültüsü olmadan gecenin zifiri karanlığında gökyüzünü kandiller gibi süsleyen yıldızların ihtişamını izleyin. Allah’ın kudret ve sanatının farkına varın.
Geçen gece Yazlık Mahallesi’nde oturduğumuz evin balkonunda çay içiyordum. Ay, hilâldi ve hava açıktı. Sokak aydınlatmasından dolayı, gökyüzünde sadece birkaç yıldız parlıyor, diğerleri belli belirsiz bir görünüyor bir kayboluyordu sanki.
Sonra, yatsı ezanı okunmaya başladı. Ezanı okuyan sesi hemen tanıdım. Orhan Camii İmamı Alaaddin Beşel Hoca’ydı. Orhan Camii’nde yıllardır imamlık yapan Alaaddin Hoca’nın okuduğu ezanı ne zaman dinlesem mest olurum. Medine-i Münevvere Kıraatinde okunan ezan, içimin yağlarını eritir. Elimden çayı, sigarayı bıraktım. Huşuyla ezanı dinlerken geçmişe gittim.
Alaaddin Hoca’yı dinlerken, 1989 yılında ziyaret etmekle müşerref olduğum Medine-i Münevvere’de, Peygamber Efendimizin (s.a.) mescidinde, “Kubbetu’l Hadrâ”dan gökyüzüne yayılan o muhteşem ezan seslerini hatırlamıştım.
İlk müezzin Hz. Bilâl’in okuduğu Ezan’ı Muhammedî’yi (s.a.) kıyamete kadar kesilmeksizin tekrar edecek olan Mescid-i Nebevî müezzinlerinden ilk defa dinlediğim “Medine Ezanı” hayatımın müstesna anlarındandı.
Adapazarı’nın kalbi sayılan Orhan Camii’nde imamlık yapan Alaaddin Hoca’nın ara sıra okuduğu ezanları her duyduğumda, Nebî’nin (s.a.) nübüvvet nuruyla nurlanmış Medine’yi hatırlarım.
Devamı: https://www.dunyabizim.com/hikmet/orhan-camii-semalarindan-medineye-h49469.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.