• İstanbul 16 °C
  • Ankara 18 °C

Ötekini Kovmak

Ötekini Kovmak
“Bilinenden, sözü edilmekte olandan ayrı olan, öbür, öbürü, olur olmaz kimseler, rasgele kişiler” anlamına gelen “öteki” kelimesi, anlaşılır görünmesine rağmen çok karmaşık bir anlam dünyasına sahip.

Temel bir ayrım olan cinsiyetten ekonomik duruma kadar her konuya entegre edilebilen “öteki”, insanı ve topyekun hayatı kapsayacak şekilde kullanılıyor.

“Öteki” fenomeni kapsamlı olarak ilk defa Georg Simmel’in “The Stranger” kitabında geçer. Toplumsal etkileşimler üzerine yürüttüğü çalışmalarda yerel insanı irdelerken dışarıdan gelenin yerel olana tesirini konu edinen çalışma, öteki’yi her an ayrılma ihtimali olan birey olarak gösterir. Ötekinin en öne çıkan özelliği, mevcut gruptan ayrı, belirli bir şeyin içerisinde olmamasıdır. Öteki, belirlenmemiş ilişki ağına sahiptir, bu yüzden o, yani öteki, bir tarafta -yani bir grupta- olmadan objektif yaklaşmak imkânsızdır. Ötekinin bağımsızlığı, grup içerisinde huzursuzluk ve kıskançlık çıkarabilir, ters de tepebilir. Bu yüzden dışarıdan gelen bir düşmandır.

Öteki kavramının bir kimlik sorunu olarak okunabileceği görüşü yıllardır süregelen araştırmaların neticesidir. “Ben” kendisini tanımlarken, “öteki”nde olmayan özellikleri kullanır. Kimliğini “öteki” üzerinden oluşturur. Bu yüzden “ben”in kendini tanımlayabilmesi için “öteki”ne ihtiyaç duyar. Çünkü “ben”, kendi belirlenimlerini oluşturabilmek için “öteki”nin varlığından, onda olmayan belirlenimlerden hareket ederek tamamlar. Karşıtlar, birbirinin varlık sahalarına çıktıklarında karşıtlıklarıyla birbirlerini tamamlar, anlamlandırır. Bu şekilde kendi kimlik sorununu ortadan kaldırmış olur.

Günümüzdeki “öteki” sorunu, ilkel dönemlerde ortaya çıkmış olan arsa kavgalarından, düşman tanımlamalarından ziyade her alanda kullanılır olmuş: Sosyoloji, felsefe, siyaset, turizm, sosyal medya, terör ve dahası… Artık, birey ve toplum farklılıklarının sahip oldukları özellikler değiştikçe “öteki”nin de değişimi o raddede gerçekleşiyor. “Öteki” kovulmamak üzere üzerimize yapışıyor.

Byung – Chul Han, “Ötekini Kovmak – Günümüzde Toplum, Algı ve İletişim” başlıklı eserinde “öteki”nin yaşamımızdaki kılcal damarlara kadar indiği gerçeğini gözler önüne seriyor. “Aynının Terörü, Kaygı, Karşı(t) Bedenler, Ötekinin Dili, Ötekini Düşünme” gibi başlıkların bulunduğu eser, öznel ruhun hem dijital ağlarla hem kaygı ve korkularla örüldüğünü, bu nedenle bir kimlik kargaşasına yol açtığını aktarıyor.

Devamı: https://www.edebifikir.com/kitap/otekini-kovmak.html

Bu haber toplam 148 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim