• İstanbul 14 °C
  • Ankara 16 °C

Peşrevsiz Bir Dergi: Menhir

Peşrevsiz Bir Dergi: Menhir
Sözün teknolojileşmesi mi diyordu Ong? Evet, öyle bir şeydi. Sözün semada havalanırken gönlünü yazıya kaptırması ve nihayet 0-1 ile örülen bağıntıların konusu olması hayret verici bir hızla oldu bitti.

 Bu oldu bittinin tuhaf serencamı kimsenin dikkatine değecek kıymet bulamıyor. Mihenk taşı kırıldı; sapla saman birbirine karıştı, derenin suyunun çoktandır dibi görünmüyor.

Anlamın buharlaşması, sözün daralıp bunalmasından mustarip çok kimse kalmadı. İşin aslı bununla da kalmadı. Sözün dilden düşüp başka şeylere meze olması; yolu yordamı, usul ve üslubu da önemsiz kıldı. Sözün çeşitli numaralarla bolca köpürdüğü zamanları yaşamaktayız. Hal böyleyse de sözün membaı olan dil; bir ırmak gibi kendi vadisini bulmakta mahirdir, asıl mecrasını er ya da geç bulacaktır. İnsan dile hükmünü geçireceğini sanır, kendini kandırır ancak zaman bu cehaletin boynunu çok geçmeden vurur. Suyun üstündeki köpük kaybolur, suyun aslı kalır. Sadra şifa sunan, susuzluğu gideren kuşku yoktur ki köpük değil suyun kendisidir. Suyun gözesini bulmak için çabalamak kuşkusuz temiz tabiatlıların kârıdır. Bu çabaya numune bir dergi çıkmaya başladı. Bundan haberdar olunuz.

Menhir, sözü çoğaltmadan söylemek gayesiyle bir araya gelen bir grup genç yazar ve şairin mütevazı bir teşebbüsü olarak merhaba dedi okuyucusuna. Menhir okuyucuya ne geçmişten ne de gelecekten sesleniyor. “Türkçe denen er meydanına ağırbaşlı ve lafı çoğaltmayan, menhir gibi görünen bir dergi dikme” maksadını baştan ilan ediyor.

Menhir; mezar taşı olarak yontulduğu düşünülen dev taşlara verilen bir isim olarak bilinir. Büyüklükleri sebebiyle sanki canlıymışlar gibi halk masallarına konu olmuştur. Menhir; bazı efsanelerde doğan, büyüyen, ağlayan bir arketip olarak kullanılmıştır. Aslında gelip geçici şu âlemde geride anlamlı bir cümle bırakma çabasının taştan giydiği elbisedir menhir.

Farklı dünyaları Türkçenin ve sağduyunun kanunlarına tâbi bir galakside buluşturmayı amaç edindiğini deklare eden derginin Genel Yayın Yönetmenliğini şair Hasan Kocabaş üstlenirken editoryal sorumluk Abdullah Veli Uçar’a ait. Zamane takıntılarından uzak ve savunduğu inançlarda ısrarcı olduğunu açık bir şekilde deklare eden derginin günümüz edebiyat anlayışına eleştirileri var.

Devamı: https://www.dunyabizim.com/dergi/pesrevsiz-bir-dergi-menhir-h49766.html

Bu haber toplam 315 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim