Barış Süreci biraz Türk İşi, biraz Kürt İşi gidiyor. Kuzey İrlanda görüşmelerini hatırlayınca iki kültür arasındaki ciddiyet farkı kendiliğinden ortaya çıkıyor. Oslo Sızdırması’ndan sonra bir başka disiplinsizlik ve şark kurnazlığı örneğini Öcalan görüşmesi tutanaklarının sızdırılması vakasında gördük. Belli ki BDP, Öcalan’ın Kürtçü yönünün altını çizerek, kendince kuyruğu dik tutmaya çalışıyor, tüm yükü Hükümetin sırtına yüklemeye gayret ediyor. Oysa yaptıkları sızdırma süreci tamamen riske atacak türden. Bu tür hatalar kamuoyunun sürece olan desteğine büyük zararlar verebilir.
Bazı yorumcular sızdırma olayını önemsiz göstermeye, kendilerince süreci korumaya çalışıyorlar. Ancak bu tutanakları “Öcalan bildiğiniz gibi, ciddiye almayın” diyerek veya “deli saçması, narsist bir adamın sayıklamaları” gibi sözlerle hafife almak mümkün değildir. Öcalan’ın sözleri oldukça ağır ve toplumu olumsuz yönde etkileyebilecek nitelikte. İfadelerine baktığınızda PKK ile taktikte ayrıldıklarını, ancak nihai hedefte, yani ayrılıkçılıkta ve şiddet yoluyla dayatmada birleştiklerini görüyorsunuz.
Yazının devvamı için:http://haber.stargazete.com/yazar/baris-gorusmelerinde-ciddiyet-sorunu/yazi-732356































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.