***
Turgut Özal da halkın büyük desteğiyle işbaşına gelmiş ve adeta Türkiye’nin çağ atlamasını sağlamış bir siyasetçidir. Cumhuriyet tarihinde pek çok alanı Özal öncesi ve Özal sonrası olarak değerlendirmek mümkündür. Özal, başarılı başbakanlık yıllarından sonra Cumhurbaşkanı adayı olunca malum çevreler kendisini ‘diktatör’ olmakla suçladılar. Oysa Özal’ın Çankaya Köşkü’ne seçilmesiyle birlikte Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir sivil, cumhurbaşkanı oluyordu. Belki de hazmedilemeyen buydu... Biliyorsunuz, Özal’ı önce kurşunladılar, öldüremeyince de zehirleyerek bedeninden kurtuldular.
Menderes’in ve Özal’ın bedenini yok edince fikirlerinden de kurtulacaklarını sananlar çok yanıldılar... Yanıldılar, çünkü Menderes ve Özal öldürüldükten sonra fikirleri çok daha güçlü bir şekilde siyaset sahnesine geri döndü. Diktatör olmakla, vatan haini olmakla suçlananların fikirleri halkın daha çok desteğiyle yeniden iktidar olurken, halk darbeci, cuntacı ve tek partici anlayışları hep cezalandırdı. Sözde aydınlarımız çoğu kez yanılsa da halkımız, bir diktatörle bir demokratı her zaman birbirinden ayırmasını çok iyi bildi.
Yazının devamı için:http://haber.stargazete.com/yazar/sivil-vesayet-safsatasi/yazi-800738































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.