Yüksekova’nın Doğanlı mezrasındaki görüşmelerimiz geçe kaldı, karardı hava. Kar da yağmaya başlayınca, helikopter uygunsuz kaldı, karayolunu tercih ettik Van’a doğru. Gecenin ortasında öğretmenevinde ihtiyaç molası verdiğimizde tanıştım onunla. Dışarıda bir taşa oturup arkadaşları beklerken elinde bir bardak çayla yanıma yaklaştı... Astsubaymış:”Hoşgeldiniz, yolunuz açık olsun” diyor. Oradan buradan konuşuyoruz, nişanlıymış. Şehit olan yeğeninden bahsediyor, “sizin bir yakınınız şehit oldu mu hiç?” diye soruyor. “Gel otur yanıma” diyorum, bir taşın üstüne de o çöküyor. Ay ışığında gözünden süzülen kahırlı yaşa bakıyorum. “Şehitlik yüksek mertebedir ecri Allah’tandır, kul kısmıysa selameti ister, bak nişanlıymışsın, inşallah düğünlerini, mürüvvetlerini görelim gençlerimizin, cenaze alayı değil de düğün halayı kuralım diyoruz bu yüzden çıktık yola..” diyorum...
Yazının devamı için: http://haber.stargazete.com/yazar/astsubay-biz-dusman-askeri-degiliz/yazi-752748































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.