Ortadoğu’daki manzara giderek daha fazla Japonların meşhûr oyunu Mikado’ya benzemeye başladı. Oynayanlar bilir; üzerinde farklı renkler olan bir küme çubuk, deste hâlinde toplanır ve rastgele masaya saçılır. Oyuncular sırayla diğer çubukları oynatmadan bunları toplamaya başlar. Sıra kendisinde olan oyuncu bir çubuğu alırken diğerlerinden birisini veyâ diğerini kıpırdatırsa sıra diğer oyunculara geçer. Çubukların renkleri farklı puanları temsil eder. Oyunun nihâyetinde oyuncuların topladıkları çubuklar, üzerlerindeki farklı puanları temsil eden puanlar itibârıyla sayılır. En fazla puanı kazanan oyunu kazanmış olur.
Mikado oyununda başlangıç kolaydır. Diğer çubuklardan tamâmen uzağa düşen çubuklar, sıra her kimdeyse onun tarafından kolaylıkla toplanır. Bundan sonra oyun giderek zorlaşacaktır. Maharet, üst üste binmiş çubukları diğerlerini hareket ettirmeden toplayabilmektedir. Öyle anlar gelir ki, bu, artık imkânsız olur. Hâliyle kümeyi dağıtmak kaçınılmazdır. Mesele, bunu en az kayıpla yapmaktır. Bu aşamada sıranın sizde olması başlangıçta olduğu gibi avantaj değildir. Dikkatsiz bir hareketinizle kümeyi öyle dağıtırsınız ki, bunları kolayca toplamak rakiplerinize kalır. O hâlde başkalarına kazandırmaktan veyâ en az kazandırarak kümeyi dağıtmaktır.
Devamı: https://www.yenisafak.com/yazarlar/suleyman-seyfi-ogun/mikado-oyunu-1-4751967
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.