Nitekim Türk-Çin İş Forumu da, dün Şanghay'da, TÜÇSİAD'ın ilk resmi şubesinin açılışıyla başladı. TÜÇSİAD Başkanı Murat Sungurlu'ya göre, bundan sonra Çin'le olan dış ticarette sürdürülebilir bir dengeye doğru yol alınacak. Amaç sadece mal ihracatı değil, müteahhitlik hizmetlerinde de işbirliği yapmak olacak. Çünkü dünyada inşaat ve taahhüt hizmetlerinde Çin birinci, Türkiye ikinci sırada yer alıyor. Dolayısıyla iki ülke işadamları birlikte yeni projeler geliştirebilir.
Çinli işadamları da zaten üçüncü pazarı birlikte geliştirmek istiyorlar. Zira Arap Baharı Çin'in, Arap ülkelerindeki müteahhitlik hizmetlerini duraklattı. Bu, Türkiye için bir fırsat olarak değerlendirilebilir.
Çin'in finans kaynakları Türkiye'nin altyapısının inşasında kullanılabilir.
Zaten başlayan projeler de var.
Bunlardan biri, Ankara-İstanbul hızlı tren projesinin ikinci etabının yapımı. Proje bedeli 1.2 milyar doları bulan bu bölümü, Çinli firmalar inşa ediyor. Bu projelerin benzerleri yap-işlet ya da yap-işlet-devret modelleriyle hemen çoğaltılabilir. Hem Türk hem Çinli işadamlarına böylece yeni iş alanları açılır ve Türkiye'nin eksik olan altyapısı tamamlanır.
Çinliler de Türk işadamlarının Çin'de ihalelere katılıp inşaat işleri üstlenerek rekabet yaratmasını istiyorlar. Bu nedenle Türkiye'den pek çok inşaat firması dün yapılan TÜÇSİAD İş Forumu'na katıldı. Anlayacağınız, statükocu İstanbul sermayesinin, devlet desteği olmadan girmeye yanaşmadığı işlere Anadolu sermayesi kendi parası ve enerjisiyle talip oluyor. Anadolu sermayesi statükocu sermayenin çözmeye yanaşmadığı sorunları üstleniyor.
Ümit verici bir durum bu. Bugüne dek Çin'in lehine büyük bir dengesizlik gösteren ikili ticaret, bu hamleler sonucunda Türkiye açısından sürdürülebilir bir hacme ulaşabilir.
10.01.2012 Sabah































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.