• İstanbul 15 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 17 °C
  • Konya 17 °C
  • Sakarya 17 °C
  • Şanlıurfa 22 °C
  • Trabzon 20 °C
  • Gaziantep 16 °C
  • Bolu 13 °C
  • Bursa 17 °C

Topraktan Sofraya; Mehmet Kurtoğlu Şiiri

Topraktan Sofraya; Mehmet Kurtoğlu Şiiri

Modern Şiir, Şiirin Ne'sidir?

Sanatı ortaya çıkaran birçok saik var. Bunlardan bazılarını baz-temel çıkış noktası almak gerekiyor. Bu gereklilik ilgili sanat eseri-ürünü üzerine söz söyleyebilme alanı açıyor bize. Bu alanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Şiirin de neticede konuşulmasını, kendisi gibi çevresinin zenginleştirilmesini, insanın zenginliği-zenginleşmesi olarak görüyorum.

Kişinin kendi beninin derinlikleriyle bağlantı kurması, o derinlikten yüzeye çıkarmayı başardığı-kotardığı bazı değerlerle kendini gerçekleştirmesi, kendisinin kemale erişmesinden çok şiirini tekemmül etmesi üzerine pek çok cümle kurmak gerekir. Bunun için güçlü bir gerekçemiz var elbette: Modern şiir… Modern şiir mesele olunca informel şiire inmek gerekiyor. Formel şiir olsa meselemiz, mesela Halk şiiri, Divan şiiri gibi, belli kalıplar ve mazmunlar üzerinden değerlendirme yapmamız işimizi kolaylaştırırdı. Modern şiirin, şiire dair nerdeyse bütün sınırları zorlayan hatta aşan tavrı söz konusudur.

Modern şiirde anlamın örtülü oluşu, hatta özellikle gizlendiği gerçeği hep söylenegeldi. Bunu örneklemek için Necatigil'in şu cümlesi önemli bir tespittir: "Modern şiirin biraz da okuyucu tarafından doldurulması gerekli boşluklar taşıdığını, böyle bir şiir tecrübesinden geçmemiş kimselere bunların biraz katı ve kapalı geleceğini kabul ediyorum". Modern şiirin belirli form ve içeriğinin olmadığı her eserde yeni form ve içerik oluşturulduğu gerçeği şu iki cümleyi de şart koşuyor: öncelikle bu durum bir sonuç olup sanatçı daha çok bu duruma zorlanmış durumdadır, siyasi ve sosyal şartlara bahane gerekir. İkinci olarak da modern şiirin okurla mesafeli durma özelliği, şiirimizde en çok eleştirilen yönlerden de olmuş fakat modernizmin akılcı dayatması neredeyse tüm sosyal yapı hatta ülkelerde sanatçının gelenekle ve değerlerle bağını koparma hususunda mesafe alamamıştır. Tanzimat dönemi sanatçılarının 'toplum cahil, batıyı-medeniyeti biz öğretmeliyiz' bakışı içinde hem topluma yaklaşırken onun değerlerini önemseme ve sadece aklı temel alma hususunda ikilemde kalmaları söz konusudur. Hatta çok ilginçtir, modern şiirin en ilginçlerinden olan Ece Ayhan 'yaşayışlarına, dünya görüşlerine, beğenilerine, seçmelerine, tarih anlayışlarına vb tüm değer yargılarına ve değerlendirme itiyatlarına tamamen karşı olduğu insanlarla hiç bir ilişki kurma niyetinde olmadığını, çünkü bu okur kitlesiyle bağlantı kurmanın toplumun atan nabzını tutmak anlamına gelmediğini' savunmaktadır. Ona göre, 'toplumun gerçek nabzı yol kesimlerinde, sokaklarda, evlerde ya da kenar mahallelerde ("sözgelimi Ümraniye'deki ya da Samandıra'daki pazar güreşlerinde") atmaktadır. Ancak, toplumun bu kesimi henüz bu şiirleri anlayabilecek hazırlıkta olmadığından, hâlihazırdaki bir şiire filmin yarısında girer gibi giren okuyucuların yargılarına da ilgi duymadığını' belirtmektedir. Bunu şiirin sosyal yönü açısından tehlikeli buluyoruz elbette. İsmet Özel bu tehlike için; 'Modern şiirde şair, okurun şairliğini kabul etmelidir. Bunu yapmadığı vakit okuruna ulaşamaz. Çünkü modern şiirin okuyucusu, şairin duygu dünyasına hakim olan ama şiir yazmayan yarım şairdir. Modern şiirin istemi, okurun isteminin gerçekleşebilmesi için kendini geri çeker. Fakat bu şiir, her okuyucuya kendini vermez.' Demektedir.

Devamı: https://www.kitaphaber.com.tr/topraktan-sofraya-mehmet-kurtoglu-siiri-k5412.html

Bu haber toplam 324 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim