Türkiye Yazarlar Birliği Ankara Şubesi “İstiklal Marşı ve Mehmet Akif “ konulu açık oturum düzenledi.
6 Nisan 2021 tarihinde saat 20.00’de TYB Youtube kanalından canlı yayınlanan açık oturumun yöneticiliğini TYB Ankara Şubesi Mali Sekreteri Mehmet Sıddık Yıldırım yaptı. Programda üniversite öğrencilerinden Abdülkadir Bulut, ‘İstiklal Marşı yazılırken ülkenin durumu’, Hasan Faruk Oral ‘İstiklal Marşının Yazılış süreci’ ve Yunus Aydın ise ‘İstiklal Marşı’nın ruhu’ konusunda görüş ve düşüncelerini açıkladılar.
İstiklal Marşı’nın müjdesi gerçek oldu
Konya Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Öğrencisi Abdülkadir Bulut, Sykes Picot Antlaşması ile Osmanlı’nın Ortadoğu’daki topraklarının ve Sevr Antlaşması ile Anadolu’nun paylaşıldığını kaydetti. Milli mücadelenin ilk olarak halkın başlattığı bölgesel direnişlerle başladığını, Maraş ve Urfa halkının mücadelesiyle Fransızların bölgeden çıkarıldığını anlatan Bulut, dönemin padişahı Sultan Vahdettin’in Mustafa Kemal’i görevlendirmesi, kongrelerin gerçekleştirilmesi, TBMM’nin kurulması ve düzenli orduya geçilmesiyle birlikte topyekün savaşın başlatıldığını, halkın zafer inancının daha da güçlendiğini ifade etti.
Düzenli ordunun ilk zaferini Doğu Anadolu’da aldığını, Anadolu içlerine kadar ilerleyen Yunan Ordusu’nun ise Birinci İnönü Meydan Savaşı ile durdurulduğunu, bu sırada İstiklal Marşı’nın Meclis’te okunarak kabul edildiğini, düzenli ordunun ve halkın zafere inancının artığını belirten Abdülkadir Bulut, “Halkın ve askerlerin fedakarlıkları boşa gitmedi. Milli mücadele zaferle sonuçlandı. Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı’nda zaferin müjdesini vermişti. Bu müjde zaferle sonuçlandı.” şeklinde konuştu.
Ümitsizlikte İstiklal Marşı okumak..
İstiklal Marşı’nın 100. Yılı olması nedeniyle bu yılın çok değerli olduğunu hatırlatan Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğrencisi Hasan Faruk Oral, “İstiklal Marşı ülkenin en zor döneminde kaleme alındı. Şahlanış ve dirilişin başlatıcısı oldu. Bu nedenle her kıtasında büyük bir heyecan vardır. Osmanlı döneminde Ordunun moralini yükseltmek için Mehter marşı icra edilirdi. Bu tecrübeden hareketle Genelkurmay Başkanlığı düzenli ordunun ve milletin heyecanını yükseltecek yeni bir marş yazılmasını istedi. Tartışmalı süreçlerden sora Mehmet Akif Ersoy 48 saat içinde İstiklal Marşı’nı yazarak Kahraman Orduya ithaf etti. TBMM’de yoğun tartışmalar sonucunda İstiklal Marşı kabul edildi. İstiklal Marşı’nın 48 saatte yazıldığını söylemek de doğru olmaz. Çünkü o Akif’in sinesinde ve zihninde her zaman vardı. Ruhunda ve hayatında yaşayan bir birikimdi. Biz gençler olarak da İstiklal Marşı’nın yaşattığı ruhu İstiklal Marşı’nın 100, yılında daha çok hissetmeliyiz. Ümitsizliğe düştüğümüzde İstiklal Marşı okumalıyız. Heyecanımızı kaybettiğimiz de İstiklal Marşı’nın manasını yeniden düşünmeliyiz.” dedi.
İstiklal Marşı Akif’in kimliğiydi
Üsküdar Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Öğrencisi Yunus Aydın, İstiklal Marşı’nı anlamak birinci dünya savaşanının ve kurtuluş savaşının şartlarını iyi bilmek gerektiğinin altını çizerek, “Bu süreçte Mehmet Akif Ersoy, Anadolu’yu gezerek hem askerlere hem halka ümit aşıladı. İstiklal Marşı’nın ruhuna uygun bir hayatı vardı. “Kur’an’a Hitap” şiiri bu açıdan önemli. İslamı yaşayan insandı. Dini ve İslami kimliğini hayatının tüm alanlarında görebiliyoruz. O Peygamberimiz dönemini, Birinci Dünya Savaşı dönemini ve Kurtuluş Savaşı dönemini çok iyi biliyordu. Bunu da İstiklal Marşı’nın ruhuna yansıttı. “ diye konuştu.
“Biz gençler olarak, Asım’ın Nesli olarak, Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı’nın hangi ruhla yazdıysa biz de o ruhla yaşamalıyız. Akif, nasıl bir hayat yaşadıysa biz de öyle bir hayat yaşamalıyız” diyen Aydın, “İstiklal Marşı’ndaki o ruhu iliklerimize kadar hissetmeliyiz.” dedi.
Geleceğin Akifleri burada
Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nın her dizesini yaşadığını hatırlatarak, “Asım’ın Nesli Akif’in şahsiyet ve karakterini örnek almalı. Bayrağı geleceği sizler taşıyacaksınız. Dün olduğu gibi bugün ve yarın da ülkemize saldıranlar olacaktır. 15 Temmuz’da denediler, başaramadılar. Güçleri yetiyorsa gelsinler. Biz buradayız. Geleceğin Akifleri burada. Sizler de bu emaneti gelecek nesillere taşıyacaksınız. Sizi gördükçe heyecanımız ve umudumuz artıyor.” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.