Dünya soğuk savaş yıllarının bittiği 23 yıl öncesinden beri tarihin kaydetmiş olduğu en hızlı değişim süreçlerinden geçiyor. Bu süreçleri deprem metaforuyla da ele almak mümkün. Soğuk savaş yıllarının bitişini dünyanın ve bölgemizin geçirdiği ilk büyük siyasi deprem olarak nitelersek, o büyük depremden sonra bile, birincisi 11 Eylül'de, ikincisi de Arap Baharı süreçlerinde yaşanmış ve dünya düzeni üzerinde kaçınılmaz etkileri olan iki büyük siyasi deprem daha yaşandı.
Bu depremlerin ilkine dünyanın büyük güçleri kendilerini uyarlamak ve sürece müdahil olmak üzere bir hayli çaba sarf ettiler. Değişen dengelere karşı kendi ağırlıklarını belirleyici bir unsur olarak konumlandırmaya çalıştılar. Ne yazık ki Türkiye bu sürece kendi içindeki yapısal sorunlar dolayısıyla seyirci bile kalmadı, sürecin kaybedenleri arasında yerini aldı.
Yazının devamı için : http://yenisafak.com.tr/yazarlar/YasinAktay/turkiyenin-2012deki-dis-politikasi-ve-gelecek-ufku/35610































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.