• İstanbul 15 °C
  • Ankara 8 °C
  • İzmir 16 °C
  • Konya 9 °C
  • Sakarya 14 °C
  • Şanlıurfa 17 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 11 °C
  • Bolu 9 °C
  • Bursa 12 °C

Yasin Doğan'dan: "Bizi kimlere bırakıp gidiyorsun ey Türk"

Yasin Doğan'dan: "Bizi kimlere bırakıp gidiyorsun ey Türk"
İstanbul'daki Suriye'nin Dostları Toplantısı'na 74 ülkenin temsilcileri katıldı. Küreselleşen dünyada ülkelerin ve milletlerin kaderi artık birbirinden ayrı düşünülemiyor.

Bu ifadeler, Başbakan Erdoğan'ın Harp Akademilerindeki 'Büyük Türkiye İdeali' adlı 'Komutan Konferansı'ndan...

Başbakan Erdoğan, Türk askerinin bölge barışına katkısını ve ilgisini şöyle anlatıyor:

"Askerimiz Hicaz'dan tamamen çekildiği halde, Mondros Mütarekesi imzalandığı halde, İstanbul'dan arka arkaya teslim ol telgrafları ve kuryeleri geldiği halde, Fahrettin Paşa Medine'yi terketmemiş, ay yıldızlı bayrağı oradan indirmemiş, kendisine bağlı birliklerle uzun müddet Medine'yi savunmaya devam etmiştir. Bir dönem Harp Akademileri Komutanlığı da yapmış olan Merhum Orgeneral Ali Fuat Erden, Fahrettin Paşa'nın Medine Müdafaası için şunları söylüyor: 'Medine müdafaası, bir çeşit Harbiyelilerin destanıdır. Hiçbir Harbiyeli, bunu göğsü kabarmadan okuyamaz'. Fahrettin Paşa, daha Cumhuriyet ilan edilmeden, 1921'de Gazi Mustafa Kemal tarafından bizzat Afganistan Büyükelçisi olarak görevlendirildi. Tarihçi Zeki Velidi Togan, Fahrettin Paşa'yla Kabil'de yaşadıkları bir hatırayı şöyle anlatıyor: 'Şehirde bir yangın çıkmıştı. Fahrettin Paşa, bir Osmanlı paşasının tevazusu ile halkın arasına karışıp, elinde su kovası, yangını söndürmeye çalışıyordu. Paşa'ya 'Maşaallah paşam' dedim. Paşanın cevabı gerçekten tarihidir. Diyor ki Fahrettin Paşa: İşte nerede bir hadise varsa, Türk de orada hazır!"

Türkiye'nin Afganistan'da ne işi olduğunu sorgulayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun durumu tam bir bahtsızlık örneğidir. Afganistan'daki helikopter kazasında Mehmetçiğin şehit düşmesinin ardından eleştiri oklarını fırlatan Kılıçdaroğlu cenaze töreninde konuşan Barış Gücü Komutanı tuğgeneralin şu sözlerini acaba nasıl yorumladı: "'Siz aziz şehitlerimiz, bu yemininize sadık kalarak vatan, cumhuriyet ve dünya barışına katkı sağlamak olan vazifeniz uğruna canınızı verdiniz, şehadet mertebesine ulaşarak şanlı tarih sayfalarına adlarınızı altın harflerle yazdırdınız". Askerini şehit veren Barış Gücü komutanı, dünyanın herhangi bir köşesindeki rahatsızlığı gidermeyi, Atatürk'ün vurguladığı ortak bir sorumluluk olduğunu söylüyor, uluslar arası görevlerin önemine işaret ediyor.

Hiçbir konuda iddiası ve fikri olmayan ülkeler, ulusal çıkarlarını koruyamazlar. Türkiye başka ülkelerin içişlerine karışma sevdalısı olmadığı gibi, maceraperest de değildir. Tarihi misyonu kavrayamayan çevreler hiç değilse bugünün anlam ve şartlarını doğru anlamak durumundadırlar.

04.04.2012 Yeni Şafak
Bu haber toplam 667 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim