• İstanbul 23 °C
  • Ankara 28 °C

Yazıya Adanan Bir Ömür: Afet Ilgaz

Fatma Gülşen KOÇAK

Eli kalem tutan kadınlar arasında ilk dikkatimi çeken isimlerden birisiydi Afet Ilgaz. Kendisini okumaya daha doğrusu okuyarak tanımaya başladığım yıllarda yazdıklarından daha ziyade  hayat hikayesi beni celbetmişti. O zamanlar soldan gelen islami hayat çizgisine giren her isim içimizde büyük bir heyecan dalgasının oluşmasına sebep olurdu. Şimdi de böyledir belki ama sanki o yıllarda ayrı bir havası vardı gibi. Afet Hanım da soldan gelmiş bizim gibi düşünmeye bizim gibi yaşamaya bizim gibi örtünmeye başlamıştı. Bu ne büyük saadet ne büyük bir devletti. Eskiden başörtülü olup da zirvede çok isim yoktu. Bu nedenle edebiyatın önemli burçlarında bir isim olarak Afet Hanım gönüllerimizde çabuk yer etti.

Yeni Şafak yıllarında yazılarını düzenli olarak takip ettim. Milli Gazete dönemindeki yazılarından daha çok istifade ettim. Daha oturmuş daha durulanmış bir üsluba sahip olmuştu. Edebi üslubunu gündemin değişken çabuk harcanan konularına da feda ettiği oluyordu. Sonra Milli Gazete’den ayrıldı. Çizgisi tam net olmayan bir gazetede köşe yazmaya başladı. O yazıların hiçbirini okumadım. Okumadım demeyelim de okuyamadım desem daha doğru olur. Yazdığı gazetenin gönlüme verdiği huzursuzluktan ne gazeteyi alabildim ne gazetenin internet sitesine girebildim. Keşke Milli Gazete huzuru hep devam etseydi. Ama her şey kader ile. Yazmak da köşe de sayfa da edebiyat da. Vakti dolunca sebepler hasıl oluyor ayrılıklar baş gösteriyor.

 

YAZARLIK SERÜVENİ

Afet Ilgaz’ın yazarlık serüveni 17 yaşında başlar. Falih Rıfkı Atay’ın yönettiği Dünya gazetesine yollar. Yazı gazetede yayınlanınca çok mutlu olur. Kaleme olan muhabbeti artar. O ilk yazıdan sonra cesaret gelir ve yazılarını Dünya Gazetesine yollamaya devam eder. Falih Rıfkı Atay ‘Bizim  Kız’’ diye iltifat ettiği Ilgaz’a 15 TL telif yatırır. Bu önemsenme ondaki yazma aşkını daha da artırır. Mutluluğuna mutluluk katar. Hasan İzzetin Dinamo ile de yakın irtibatlıdır. Paraya sıkıştığı zamanlar Hasan İzzetin Dinamo’dan borç alacak kadar aralarında samimiyet vardır. Yazarlık serüveni 78 yaşına kadar başarılarla geçer. Romandan hikayeye gezi yazılarından gazete yazılarına kadar geniş yelpazede bir yazı serüveni yaşar.

 

ILGAZ SOYİSMİ

 

Ünlü Yazar Rıfat Ilgaz ile 1968 senesinde Sovyetler Birliği’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nun bir resepsiyonunda tanışır.  Rıfat Ilgaz’dan kısa sürede etkilenir. Bu etkilenme evlilikle taçlanır ve Defne isimli bir kızları olur. Birçok sıkıntı yaşanmasına rağmen evlilikleri sevgi ve dayanışma sayesinde beş yıl sürer daima saygıyla anılan hatıralar yaşanır.

 Rıfat Bey’in en çok Hababam Sınıfı isimli eserini beğenen Afet Hanım

Evlilikleri süresince süresince Şişli, Harbiye, Küçükçekmece, Çengelköy Kocamustafa Paşa gibi semtlerde kalırlar.
Sol kültürden bir isim olan Rıfat Ilgaz ile ilgili Afet Hanım’ın bir söyleşisinde dile getirdiği şu görüşler önemlidir.  “Rıfat’ın bayağı muhafazakar yanları vardı. Kendini Marksist sanırdı, ama gerçek bir Osmanlı’ydı. Ahmet Haşim’i çok severdi. Bizim geleneksel tarihi eserlerimizi çok severdi. Sümbül Efendi yoluna beraber gitmiş, Cami’yi gezmiştik, avluda sessizce çevreye bakmıştık.

 

VATANPERVER BİR BABA

Rıfat Hanım’ın dedesi Çanakkale ve Sina’da savaşmış; gazi olmuş Babası öğretmen. Bulgaristan Şumnu Muallim Mektebi mezunu.   Türkiye’ye kendini zor atmış.  Arkadaşları Türk kimliklerini savundukları için İdama mahkûm edilmişler. Romanya Köstence üzerinden Gelibolu’ya gelmiş. Babası bayrağa vatana sevdalı birisi. Şöminenin üzerine bayrak asıp altında yatar.

 

DİL HASSASİYETİ

Afet Ilgaz dil hassasiyeti yüksek olan usta bir kalemdir. Dildeki yozlaşmalara karşı mücadele eder. Türkçeyi çok iyi kullanır, kullanmayanları da uyarır. Kaleme aldığı eserler kültürel kamuoyundan büyük takdir görür.  Ödüller alır, eserleri televizyona uyarlanır.  29 yayınlanmış kitabının tamamında dil titizliğinden taviz vermez.

YERLİ VE MİLLİ KONULAR

 Kitaplarında içinde yaşadığımız coğrafyanın tarihi ve irfani birikimini yansıtır.  Çocuklar için de yazar. Türkiye tarihini halkın aynasında basit, sıradan görünen olayların izinde ele alır. Yazı hayatının dışında ülkedeki önemli derneklerin kurucuları ve yöneticileri arasında yer alır. Bu yönüyle de farklı bir kişiliğe sahiptir. Mücadeleci haksızlığa karşı daima adaletten yana Hakkın ve halkın yanındadır. Eserlerinde içinden çıktığı milletin güzelliklerini geleneklerini değerlerini yansıtmayı bir gereklilik olarak görür. Bu konuda kendisine sorulan bir soruya şöyle cevap verir:
“Artık, romanımıza, hikâyemize, edebiyatımıza zenginliklerin yansıtılması, ulusal duyarlılıkların gösterilmesi zamanı geldi. Yani biz, yeteri kadar özümüzden uzaklaştık. Oysa dünyanın en güzel, en cazip romanları, yüzyıllardır unutulmayan yazarları bakın dikkat edin, kendi uluslarına hayran, onlara âşık, kendi kültürlerine meftûn insanlardır.

Afet Ilgaz günlük yazılarında değindiği konulara romanlarında da değinir. Memleket meseleleri romanlarında derinlemesine işlenir.

SÜKUT SUİKASTİ

Bütün bu sağlam sağlıklı edebi yürüyüşe rağmen sol tarafından görünmezliğe mahkum edilir. Bu mahkumiyeti vefat edene kadar sürer. Sağ camianın yeterli kıymeti verdiği söylenemez. Bir nevi sükut suikastine uğrar. Bu konuda edebiyat araştırmacıları elbette tarihe objektif kayıtlarını düşeceklerdir. 78 yaşına kadar kalemle hukukunu koruyan yerli milli Müslüman bir hanımefendinin kıymetinin bilinmemesi ülkenin kültüre sanata verdği değerin ölçüsüdür bir bakıma. Ömrünü yazıyla kalemle kavgayla geçiren Afet Hanım’ı bu yazı vesilesiyle rahmetle yad ediyoruz. Bir Fatiha Lütfen.

Bu yazı toplam 579 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim