Söz konusu gazetede 18 Nisan 1988'de o zamanki patronun imzasıyla sürmanşetten yayınlanan ve dönemin Başbakan'ı Turgut Özal'ı hedef alan mektup, tabir caizse bir 'savaş ilanı' gibiydi.
Sedat Simavi imzalı mektup, kendinden son derece emin bir edayla kaleme alınmıştı. Kim tarafından yazıldığı epey tartılışsa da; yazanın da, yazdıran da 4'üncü kuvvet değil, '1'inci kuvvet' olduklarına inandıkları, kesindi. 'Basının 1'inci kuvvet olduğu' mektupta ifade edilirken, 2'nci kuvvet'i bulmak rahmetli Özal'a bırakılmıştı. Ancak o boşluğu da yine Erol Simavi, 3 Mayıs 1988 tarihli Hürriyet'te şu sözleri ile doldurmuştu: "Basın için dünyada dördüncü kuvvettir derler. Bu söz Türkiye için geçerli değil... Birinci kuvvet Türkiye'de ordu mu? Hayır...
Basındır... İkincisi, ordudur...
Çünkü orduyu, ihtilallere basın hazırlar..." Başbakan Özal'a hitaben kaleme alınmış mektupta, geçirdiği kalp ameliyatına çirkin bir atıf yer almış ve "By-pass denilen cerrahi işlemin (..) sizde uyandırdığı etkiyi iki kelimeyle özetleyebilirim:
Basından nefret!" gibi ifadelere yer verilmişti. Ancak mektuptaki en vurucu cümle "Biz hancıyız, siz yolcu" cümlesiydi.
Devamı için: http://www.takvim.com.tr/Yazarlar/Ekrem.K%C4%B1z%C4%B1ltas/2015/05/22/kim-hanci-kim-yolcu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.