TYB Sitemizde yazdığımız dönemden bu güne aralıklarla yer alan yazılarımızın toplamı, bu yazımızla 200 Sayısına ulaştı. Geriye dönüp baktığımızda bu rakama ulaşmanın ilmek ilmek, sabırla dokunan bir kilime işlenen nakış misali, sabrın ve kararlılığın göstergesi olduğunu belirtmemek mümkün mü?
Hayatın birçok alanına dair yazdıklarımız arasında “Şehir Araştırmaları Merkezi” ve “Ey Can” başlığını taşıyan çalışmalarımız beğenildi.” diyebiliriz.
Şehir Araştırmaları Merkezi ve İl İl Şehir Kitaplığı konusunda yaşadığımız şehirde çalışmalarımız devam etmekte ve umarız bu sene içinde gereği yapılarak, şehrimizde hem merkez hem kitaplık bir arada kurulur.
Hayata dair bakış açımızın gereği olarak medeniyetin yeniden inşâ edilmesi üzerine kurduğumuz Şehir Araştırmaları Merkezi’ne ilişkin birçok yazımızı göz önünde bulundurduğumuzda kitaplaşacak derecede malzeme sahibi olmuşuz.
200 Yazıya ekleyecek çalışmalarımız olmasına rağmen her gün yazmanın okura bıkkınlık vereceğini, usandıracağını hesaba katarak aralıklı yazdık.
Yazılara getirilen yorumların oldukça kısır olduğunu söyleyebiliriz. Okumayı severiz de iş yoruma geldiği vakit üşenir, okur. Belki yazının muhtevası paylaşılmadığı vakit, yorum devreye girer.
Türkiye Yazarlar Birliği’nde yazdığımız sürece hiçbir yazımızın yayınlanmaması gibi bir durum ortaya çıkmadı. Türkiye Yazarlar Birliği, yapısı ve dinamizmiyle Diyarbakır Yazarlar Birliği’nin oluşumunu sağladı.
Elbette ideal sahibi olmanın gerektirdiği mükellefiyet, kimi zaman kişinin çok iyi yazabileceği konularda kendisini sınırlandırmayı zorunlu kılar. Bu zorunluluk sebebiyle ele alınan konularda kişinin işe vakıf olma hali esastır.
Elbette kişi, kalemini işler hale getirdiğinde her şeye yetişemez. Yetişmek arzusu olmasına rağmen kendisini engellemelidir. Çünkü kişinin yeterli olmayan konularda kalem oynatması, güvenirliliğine gölge düşürür.
Bizde yazmak, gazete yazarlığı ile eş bir durum haline gelmiştir. Herkese seslenme, her şeye vakıf olma durumu söz konusu olmaz, yazanın. Özellikle kendi alanında kendisini yetiştiren kalemlerin, dikkat etmesi gereken en büyük husus, bu tehlike arz eden ve kişiyi bilgisiyle tuzağa düşüren nefsine esir olma halidir.
Yazar, politikacı değil, siyasetçi değildir. Her söylenene cevap verme mecburiyeti olamaz. Siyaseti-politikayı bilmesine rağmen yazarın mutedil olması lazımdır. Her yazarın mensup olduğu düşünceye saygı, esastır. Lakin yazar, düşüncesini belirttiği yazılarında başkasına saygıda kusur etmemeli.
Sağlık sebeplerinden bir müddet ayrı kalacağımız www.tyb.org.tr ‘de sıhhatimiz el verdiğinde tekrar buluşacağımızı ümid ediyoruz. Bu zaman zarfında üzerimizde hakkı bulunan, hakkı geçen her dostumuza teşekkür ediyor, dostlukların sürekliliğini temenni ediyorum.
Hürmetle…
06.07.2012
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.