Toprak olarak bakıldığından fazla bir kıymeti olmayan adaların Türkiye için ehemmiyeti, Anadolu sahillerine çok yakın olmasının yanında, bu yerlerle olan tarihi, kültürel ve sosyolojik bağlarının kuvvetli olmasından ve Akdeniz’in bir enerji havzası olmasının neticesi olarak, bu adaların ülkemiz için artan jeo-stratejik öneminden kaynaklanmaktadır.
‘12 Adalar’ yahut ecdat lisanındaki ifadesi ile “Cezayir-i İsna Aşer” olarak bilinen Menteşe Adalar gurubu, Adalar Denizi’nde yer alan ve Türkiye ana karasına çok yakın olan 12 Ada ( Stampalia, Kalki, Skarpanto, Kazos, Piskopis, Miziros, Kalimnos, Leros, Patmos, Lipsos, Simi, İstanköy (Kos)) ve (Kızılhisar) Meis) ile Rodos adalarından oluşmaktadır.
Bahse konu 14 adanın yüzölçümü yaklaşık olarak 2.714 km2 kadardır. Bu adalar içinde en büyük olanı Rodos olup, 1.408 km2 büyüklüğündeki ada, Yunanistan’a 420, Türkiye sahillerine ise 18 km mesafededir. Diğer adalar da mesafe olarak bu minval üzeredir. Yani 1947 Paris Anlaşması ile kullanım haklarına haiz olan Yunan ana karasına fersah fersah uzak iken, Türk ana karasına neredeyse yapışık vaziyettedirler. Meis Adası, Yunanistan’a 580 km, Antalya’nın Kaş ilçesine ise 2.8 km mesafededir. Toprak olarak bakıldığından fazla bir kıymeti olmayan adaların Türkiye için ehemmiyeti, Anadolu sahillerine çok yakın olmasının yanında, bu yerlerle olan tarihi, kültürel ve sosyolojik bağlarının kuvvetli olmasından ve Akdeniz’in bir enerji havzası olmasının neticesi olarak, bu adaların ülkemiz için artan jeo-stratejik öneminden kaynaklanmaktadır.
Devamı: https://www.gzt.com/gercek-hayat/adalari-chp-yunana-boyle-peskes-cekti-3560604
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.