Ali Kemal Temizer’i ben, “Feveran” adlı hikâye kitabıyla tanıdım önce, sonra da Beyan Yayınlarının sahibi olarak… Okuma yazma öğrenmenin bile güç bela gerçekleştirildiği dönemlerde böyle entelektüel çabalara girmenin çok ciddi bir şey olduğunu herkes kabul eder. Bu çabaların arkasında itici bir güç olmadan, insan böyle bir hayat tasavvuru verilmeden insan böylesi şeylerle ilgilenmez.
Ali Kemal Temizer’in öğrenciliğine baktığımızda, diğer birçok akademisyen/yazar/şairde olduğu gibi, bir öğretmeni görüyoruz: Ali Nar! Bu isim aynı zamanda bugünkü Ali Kemal Temizer’in nasıl bu noktaya geldiğini de açıklıyor. Ali Kemal Temizer’le hocası merhum Ali Nar hakkında konuştuk. Yararı olması dileğiyle sunuyoruz.
Rahmetli Ali Nar’ın ilk öğrencilerinden birisiniz ve ondan etkilendiğinizi biliyorum. Daha çok edebiyatçı kimliğiyle bilinen Ali Nar’ın bir eğitimci olarak portresini çizer misiniz?
Ali Nar hocanın ilk öğrencilerinden dolayısıyla şanslı öğrencilerden biriyim. Çünkü 60’lı yılların ortalarında Anadolu’nun fikren de çorak ortamında Diyarbakır gibi bir şehirde böyle bir fırsata sahip olmak bir öğrenci için büyük bir şanstı. Başka bir şansımız da Ali Nar Hoca'nın ilk öğretmenlik tecrübesini yaşadığı döneme denk gelmemizdi. İlk öğretmenlik dönemi doğal olarak o yaşa kadar biriktirilmiş heyecanların da uygulanacağı bir imkâna sahip olmak anlamına geliyordu. 1960’lı yılların başları, aynı zamanda İmam Hatip Okulları'nda ilk defa kendi kaynaklarından yetişmiş hocaların görev yaptıkları bir sürecin de başlangıcıydı.
Devamı için: http://www.dunyabizim.com/soylesi/24491/ali-nar-bir-dava-ve-aksiyon-adamiydi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.