Bodrum Cizre’ye Uzak mıymış, Değil miymiş?

PKK’lı teröristlerin kökünü kazımakta hiç tereddüt yaşamayan devlet, bazı ilçelere çöreklenen teröristleri kazımaya başlayınca 6-7 Ekim tahrikçisi Selo, güya bütün Türkiye’yi tehdit edercesine bir mezac yapıyor ve “Bodrum, Cizre’ye uzak değil” diyordu. Bir ortaokul çocuğu retoriğiyle kurduğu bu cümlede, “Cizre’ye karşı sessiz kalırsanız, Bodrum’u da yakarız, İstanbul’u da, Edirne’yi de!..” diyordu. Efelenmeye de bakın hele!..

 “Roma’yı da yakacak mısın diye sorasımız gelmedi değil hani o günlerde.

Gün geldi, devran döndü, bu Selo’nun dediklerinde haklı olduğu ortaya çıktı arkadaş… Gerçekten bodrum Cizre’ye uzak değilmiş ve Cizre’nin Cudi mahallesindeki bir sokakta bir apartmanın bodrum katı varmış… Bu bodrumda da 30 kadar terörist varmış… Bir kaçı PKK eşkıyasının üst düzey yöneticisiymiş… 

Bırakın uzaklığı tam da Cizre’nin göbeğindeki bodruma sıkışıp kalan teröristlerle ilgili olarak Selo’nun kerameti bu kadar da değilmiş. Selo daha sonra devlet güçlerine “Siz ancak lağım temizlersiniz” demişti; valla haklı çıktı ve devlet başta Cizre bodrumunda olmak üzere tünellerde pek çok lağım faresi kılıklı terörist temizledi.

Görüyor musunuz Selo’yu? Evliya gibi adam maşallah!..  Bir laf ediyor, birkaç ay sonra dediği şakkadanak çıkıyor.

Cizre-Bodrum cümlesi kurdu eylül başında… Dediği çıktı…

Lağım temizlemekten söz etti daha sonra… Şimdi de devlet güçleri lağım temizliyor bazı ilçelerde.

Söyle Selo; bundan sonraki kerametin ne olacak?

Bundan sonra olacaklar için keramet göstermeye gerek kalmayacak Selo… Bundan sonra, Kürtlere de Türklere de zulmeden PKK, kazınacak! Yaz ortasından beri Kürtlerin çoğunlukta olduğu şehirlerde ekonomik hayatı bitiren PKK, artık o şehirlerde bitiyor. Görünen o ki, bunun arkası gelecek ve PKK’nın kökü kazınacak. Gün gelir, Kandil de Rojava da başlarına yıkılır…

Hendekçilerle beraber, PKK kendi sonunu kendi hazırladı. 7 Haziran ile 1 Kasım arası, bir milyon Kürt, PKK’ya ve uzantısına, “Silahsız çözüm için 80 vekil verdik, gene silahı destekleyip arkanızı onlara verdiniz” diyerek ihtar çekti. PKK da meydanı sivil siyasete bırakmamak için silaha davrandı.

Bir yandan PKK, bir yandan sivil uzantısı, Kürtlere yapmadıkları zulüm bırakmadılar Temmuz ayından bu yana; siyasî irade de kaybolan güven ortamını yeniden tesis etmek için bütün imkânları kullanıyor artık. Sur, Silopi, Cizre ve şimdi de Nusaybin olmak üzere, şehirlere çöken PKK, yok ediliyor. Gelinen aşama çok önemli bir eşiktir. Bu aşamada, topyekûn bir “terörle ciddi anlamda mücadele ediliyor” kanaati uyanmıştır. Bu devlete güven eşiğidir. PKK’nın insafına terk edilen vatandaşlarda bu eşik “devlete güvenme eşiği” olarak ortaya çıkmıştır. Temmuz ortasından beri yörede yaşananlar, Kürtleri canından bezdirmiştir. İşte şimdi bu bezginlik yeni bir umuda dönmektedir. Şehirlerden PKK’nın kökü kazındığında; yani Cizre’nin taa göbeğindeki bodrumda olduğu gibi diğer şehirlerde de lağım fareleri temizlendiğinde, PKK teröristleri, bundan böyle halk tabanını da kaybedecektir. Sonuç alıcı devlet politikaları uygulanırsa, PKK bölgede bir daha taban bulamaz. İktidar sahipleri, bu politikaları sorarsa, anlatırız.

Hele bi daha sorak? Le Selo, yeni kerametin nedir lo?