Başkan Trump'ın Kasım seçimlerini alması durumunda bir zamanlar ABD hegemonyası ile yürütülen liberal düzenin tabutuna son çivinin çakılması bekleniyor.
Trump, uluslararası kurumlardan çekilmenin yanı sıra ABD'nin "uzun süren savaşlarını" bitirme yönündeki yaklaşımında da ısrarcı.
Geçen cumartesi meşhur West Point'de mezuniyet töreninde mesajı netti: "uzak topraklarda, birçoğunun ismini bile duymadığı yerlerde çok eskiden beri devam eden anlaşmazlıkları çözmek Amerikan ordusunun görevi değil. Biz dünyanın polisi değiliz."
Bunun anlamı ABD'nin artık savaşmayacağı değil... Ortadoğu ve Kuzey Afrika gibi bölgelerdeki çatışmalara ağırlıklı diplomatik olarak müdahil olacak.
Ana hedefi olan Çin'in sınırlandırılmasına odaklanacak. AB, Rusya ve Hindistan gibi güçlerle ilişkilerini buna göre yönlendirecek
Kasım seçimlerini Demokratlar kazansa da miadı dolan "liberal düzeni" yeniden tesis etmek çok zor.
Kaldı ki Çin ile angajman yoluyla rekabet edilemediğini artık Demokratlar da görüyor.
ABD ile Çin rekabetini yeni dünya düzenini/ düzensizliğini belirleyecek "büyük oyun" diye nitelendirebiliriz.
Yakın vadedeki güç rekabetinin sahnesi olarak ise Doğu Akdeniz öne çıkıyor.
Devamı: https://www.sabah.com.tr/yazarlar/duran/2020/06/16/dogu-akdenizdeki-guc-rekabeti-ve-turkiye
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.