Ordu’nun bu heyecana sahip olduğu anlaşılıyor. Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hilmi Güler’in takdiminde başlangıç cümlesi çarpıcı: Şehirler medeniyetlerin sırrıdır.
Muzaffer Günay, bu kitabı yazma vazifesi tevdi edildiğinde bir tedirginlik yaşar: Ordu yöresinde medrese, zaviye, tekke gibi eğitim öğretim ve dini-sosyal kurumların çok yetersiz olduğunu düşünür. İkinci olarak da vesika olmadığı veya bulamayacağı kuşkusuna kapılır. İşin içine girdikçe tereddütleri zail olur. Böylece ortaya gerçekten emek verilmiş, yaklaşık 500 sayfalık bu eser ortaya çıkar.
Kitabın isminde geçen Hacıemiroğulları Doğu Karadeniz Bölgesini Trabzon Rum Krallığından alarak Türk-İslâm yurdu yapmıştır. Bu beylik 1301-1427 yılları arasında hüküm sürdüğüne göre, bir asırdan fazla var olmuştur. Kitabın girişinde Hacıemiroğulları beyliğinin Osmanoğulları gibi Oğuzlardan olduğunu öğreniyoruz, nihayetinde 1427’de, Çelebi Mehmet zamanında, Osmanlı devletine katılmıştır. Beyliğin Ordu, Giresun, Fatsa-Ünye’de hüküm sürdüğü anlaşılıyor.
Muzaffer Günay, kitapta yöredeki camileri, medreseleri, tekke ve zaviyeleri, türbeleri, şahideli mezarları, inceledikten sonra ilim ve irfan sahasındaki şahsiyetleri tanıtıyor. Dördüncü bölümde biyografiler yer alıyor. Beşinci bölümde ise biyografileri yakınları tarafından yazılan şahsiyetlerle kitap tamamlanıyor.
Resimli haritalı, gerçek bir mahalli tarih eseri.
Ömrünü Ordu ve yöresi tarihine, kültürüne, edebiyatına vakfetmiş bir şahsiyet olan Muzaffer Günay’ın bu eseri kendisinden sonraki çalışmalar kaynak olacak mahiyette kalıcı bir kitap.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.