Mademki kutuplaşmaya meylimizi kötüye kullanıp ortaya atılanlar ve hak etmediğimiz halde bizi birbirimize düşmüş gösterenler onlar, biz de fanatiklerle ilgilenmeye mecburuz. Bu mecburiyeti yıllardır hissediyor, Türkiye analizlerimizde fanatizme çok sık yer veriyoruz. 'Türklerde Liderlik ve fanatizm' (Timaş Yayınları) diye bir kitap yazdık, geçenlerde Ankara Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Merkezi için 'Siyasal ve toplumsal olaylara bakarken psikolojiden bir kilit kavram: Fanatizm' adlı bir broşür hazırladık.
Fanatizm, Latince tapınak veya kutsal yer anlamındaki 'fanum' sözünden köken alıyor. 'Fanaticus', eski zamanlarda, kendini tam anlamıyla mabede adamış kimseleri nitelemek için kullanılıyordu. Arapçada fanatizme en yakın kavram 'taassup', taassup sahibi kimseye de 'mutaassıp' deniyor. İlk bakışta bir inanca körü körüne bağlanma, dinde aşırı gitme hali kastediliyor gibi ama kelimenin kökeni 'asap'. 'Asab'ın, gergin, sinirli anlamının yanı sıra bir cemaatin bireyleri arasındaki toplumsal bağlılık ve dayanışma anlamı da var. Bugün fanatizmi tam da Latince ve Arapçadaki anlamında kullanmıyoruz.
Yazının devamı için: http://yenisafak.com.tr/yazarlar/ErolG%C3%B6ka/fanatigi-tanima-kilavuzu/43172































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.