• İstanbul 12 °C
  • Ankara 4 °C
  • İzmir 16 °C
  • Konya 5 °C
  • Sakarya 9 °C
  • Şanlıurfa 16 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 10 °C
  • Bolu 7 °C
  • Bursa 11 °C

Fatih'in İstanbul'a armağanı: Kapalıçarşı (video)

Fatih'in İstanbul'a armağanı: Kapalıçarşı (video)
20 kapı, 65 cadde, 17'den fazla han ve 4000 dükkanla Osmanlı'dan yadigar Kapalıçarşı adeta bir labirent görünmünde. Beş asrı geride bırakan Kapalıçarşı, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'a armağanlarından biri.

İstanbul'a Fatih Sultan Mehmed Han'ın yaptırdığı şaheserlerden biri olan KapalıçarşıSezai Karakoç'un dizelerinde şu şekilde ifade bulmuştu: “Kapalıçarşı içerisinde/ açık ve keskin; yumuşak ve güzel Kur'an sesleri/ Kapalıçarşı içinde kapalı rüya çarşıları/ Kapalıçarşı içinde af ve öfke çarşıları

İstanbul'un en önemli yapılarından olan çarşı, 550 yılı aşkın mazisiyle varlığını sürdürüyor. Kapalıçarşı, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethinden sonra şehre kazandırdığı en önemli eserlerden biri. 20 kapısı, 65 caddesi, 17'den fazla han ve 4000 dükkanıyla Osmanlı'dan bugüne miras kalan yapı, dev bir labirenti andırıyor.

Kapalıçarşı, kurulduğu yıldan bu yana farklı amaçlar için hizmet verdi. Bez satılan yer anlamına gelen 'bezzaz' kelimesinden ismini alan bedestenler, çarşının iskeletini oluşturdu. İlki ise Fatih Sultan Mehmet Han tarafından yaptırılan Cevahir Bedesteni oldu. Kapalıçarşı'nın tam ortasında bulunan yapı, zamanla iç bedesten adıyla anıldı. 4 kapıyla çarşının diğer bölümlerinden ayrılan bedesten, tarihi çarşının ilk kurulan bölümü.

Cevahir Bedesteni'nin ardından çarşıya Sandal Bedesteni eklendi. Adını "sandal" adlı ipek ve pamuk karışımı kumaşın satıldığı atölyelerden alan Sandal Bedesteni, geçmişteki işlevini yitirdi. Bedesten, 2016'dan itibaren Kapalıçarşı'dan bağımsız ticari bir merkez olarak hizmet verecek.

Yangınlar ve depremden hasar gördü

Kapalıçarşı, Kanuni Sultan Süleyman döneminde ticari olarak büyüdü. Bu dönemde Kapalıçarşı da sadece bir çarşı işlevi görmüyordu. Çarşı, çok uluslu devlet yapısına sahip Osmanlı'nın, ürün kimliğinin sürekliliğini ve uluslararası rekabetini sağlıyordu. Yapının etrafına ilerleyen yüzyıllarda eklemeler yapıldı. Zamanla Kapalıçarşı çok yönlü ve etkin bir rekabetin denetlenip dengelendiği büyük bir merkez halini aldı.

Kanuni döneminde ahşap olarak genişletilen çarşı, 1546 , 1651 ve 1710 yıllarında üç büyük yangın geçirdi, yeniden kâgir olarak inşa edildi. Kapalıçarşı en geniş hasarlardan birini 1894 yılında yaşanan depremde aldı. Bu depremde, Kapalıçarşı'nın Mahmutpaşa kapısı tamamen yok oldu. Çarşının yaraları depremin ardından sarıldı, Mahmutpaşa kapısı yeniden onarıldı.

Ancak tarih 1954'ü gösterdiğinde, çarşıda çıkan büyük yangında hasar daha büyük oldu. Kapalıçarşı 6 yıl süreyle kapılarını kapattı. 1960'da dışı tamamen onarılan Kapalıçarşı kapılarını yeniden hizmete açtı. Çarşı geçmişteki işlevini sürdürse de geleneklerin bir kısmınıysa kaybetti.

Çarşının geçmişinde satıcılar arasında rekâbet yasaktı. Ustaların, tezgâhını dükkânın önünde görücüye çıkarmaması da çarşı geleneğinin vazgeçilmez bir kuralıydı. Bugün çarşıda dükkan sahipleri ve esnaf için böyle bir kural söz konusu değil. Ancak asırlardır var olan müşteri ve esnaf arasındaki güven odaklı ilişki halen yaşatılıyor.

Camileri, kapıları, çeşmeleriyle bir büyük miras

Kapalıçarşı'nın hem çevresinde hem de içinde bir çok tarihi cami var. Çarşının içindeki Çakırağa Camii o mabedlerden biri. 1479 tarihli cami, Çakırağa bin Abdullah tarafından inşa ettirilmiş. Mabed günümüzde merdivenli mescid olarak biliniyor.

Kapalıçarşı, sahip olduğu mimari ve tarihi dokusuyla halen ticaretin ve turizmin İstanbul'da atan kalbi. Farklı dil ve kültürden gelen milyonlar her gün aynı kapılardan girip, aynı tarihe ve kültüre tanıklık ediyor.

6 ana kapısı olan çarşıda her bir kapı farklı bir atmosfere açılıyor. İstanbul'un ticaret merkezi haline gelen Kapalıçarşı'nın 20 giriş kapısı bulunuyor. 1 numaralı Nuruosmaniye Kapısı, çarşının ana girişini oluşturarak nostaljik bir yolculuğun kapılarını aralıyor. Nuruosmaniye kapısı sivri kemerli taş yapısıyla dikkat çekiyor. 1839'da Abdülmecid döneminde kapıya yerleştirilen armalarda, silah, kitap ve Osmanlı arması kendini gösteriyor. Kapalıçarşı'daki tarihi kapılardan bir diğeri Beyazıt Kapısı. Üzerinde II. Abdülhamid'in tuğrasıyla ziyaretçilerini karşılayan kapı bugün de ihtaşımıyla göz kamaştırıyor.

Tarihi çarşıda esnafın su ihtiyacını karşılamak için yaptırılan 4 çeşme yer alıyor. Çarşıkapı, Keseciler, Halıcılar ve Çukur Muhallebicisi olarak adlandırılan çeşmelerden en dikkat çekeniyse 1850'li yıllardan bu yana halen ayakta kalan Çukurmuhallebicisi çeşmesi.

Kapalıçarşı bugün sahip olduğu hanları, sokakları, çeşmeleri, kapıları ile bir çok hikayeye ve filme ev sahipliği yapıyor. Kapalıçarşı'nın çatısı dünyaca ünlü starların film sahnelerinin adresi oldu. Birçok belgesele ve filme konu olan Kapalıçarşı, 2012 yılında dünyanın en uzun serisi olarak bilinen 007 James Bond'a ev sahipliği yaptı.

Bugün İstanbul'da Seyfi Usta gibi örücülük yapan yalnızca 5 kişi var

Kapalıçarşı, asırlarca geleneksel zenaatlerin de merkezi oldu. Bu zenaatler çarşının iç düzenini de etkiledi. Geniş çarşının sokaklarına, Osmanlı Devleti döneminde farklı zenaatlerin isimleri verildi. Zenaatleri yaşatan atölye ve dükkanlar bu sokaklarda sıra sıra dizilirdi. Ancak zamanla sokaklarda yer alan dükkânların işlevleri değişti, zenaatler de bir bir yok oldu. Yorgancılar, Aynacılar, Fesçiler ve İpekçiler sadece sokak ismi olarak kaldı. Ancak yine de bugüne kalan zenaatler de, yıllara meydan okuyarak mesleğini sürdüren zenaatkarlar da var. Örücüler Kapısı'ndan girince Büyüksafran Han'daki atölyesinde, yarım asırdır örücülük mesleğini aşkla icra edenSeyfi Nazlı gibi.

Yarım asırdır örücülük yapan Seyfi Nazlı, 45 senedir Kapalıçarşı'da. Osmanlı Devleti zamanında Seyfi Nazlı'nın dükkanının bulunduğu sokakta 35 örücü varmış. O örücüler sebebiyle çarşının bu kısmına Örücüler Kapısı denmiş. Bugün İstanbul'da Seyfi Usta gibi örücülük yapan yalnızca 5 kişi var. Her türlü kumaş parça makinada değil, onun ellerinde yeniden dokunuyor Seyfi Usta'nın bu küçük atölyesinde.

Seyfi Nazlı mesleğini şu sözlerle anlattı: “Örücü ustaları, yırtılan yerleri, aynı kumaşmış gibi dokur. Kazak olur, gömlek olur, araba koltuğu olur, kumaştan mamül herşey kısaca ifade etmek gerekirse. Örücülüğü öğretmek isteyen pek çıkmaz. Ama ben 3 kişiye öğrettim. Bana öğrenmek için çok gelen oldu fakat zor diye yapamadılar. Yani herkes yapamıyor bu işi. Çünkü zor bir şey. İğneyle kuyu kazmak gibi bir şey.”

Kapalıçarşı, kaybolmaya yüz tutan zenaatlerin yanı sıra çarşı için büyük önem taşıyan mesleklere de ev sahipliği yapıyor. Zincirlihan olarak bilinen tek avlulu ve iki katlı ticaret hanının tam girişinde yer alan çay ocağı, her gün yüzlerce kişiye taze çay içme olanağı sunuyor. Eskiden kömür üzerinde demlenen çaylar, bugün elektrikli ocaklara yapılıyor.

Yıllara meydan okuyan Kapalıçarşı, İstanbul'un merkezinde yok olmaya yüz tutan geleneksel zenaatleri az sayıda da olsa yaşatmaya devam ediyor. Kapalıçarşı, mücevher ve kuyumculuğun yanı sıra 100'e yakın iş kolunu da bünyesinde bulunduruyor.

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/22622/fatihin-istanbula-armagani-kapalicarsi-video.html

Bu haber toplam 2884 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim